“`html
Türkiye’nin siyasi tarihinde “19 Mart Darbesi” olarak anılan olaylar zinciri, yalnızca siyasi yansımaları ile değil, aynı zamanda ekonomik boyutları ile de dikkat çekmektedir. CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, bu süreçte hem siyasi operasyonların hem de ekonomiye yönelik spekülatif işlemlerin devreye sokulduğunu belirtti. Finans piyasalarında yaşanan bu olayların, kimlerin servetlerini artırdığına dair sorgulamaların yapılması gerektiğini ifade etti.
“19 MART DARBESİ’NİN FİNANSAL ÇETESİ KİMLER?”
Gülcan Kış, Ekrem İmamoğlu’na yönelik gözaltı girişiminin hukuki normları tamamen çiğneyen bir siyasi darbe olduğunu vurguladı. Bu gelişmenin ardından finans piyasalarının sert tepkiler verdiğini, borsanın günü %8’lik bir kayıpla kapattığını ve döviz kurlarında anormal dalgalanmalar gözlemlendiğini hatırlattı. Kış, “19 Mart Darbesi sadece İmamoğlu’na mahsus bir olay değildir, Türkiye ekonomisine de ağır bir darbe vurulmuştur” diyerek hükümetin uygulamalarını eleştirdi.
Kış, bu süreç öncesinde kimlerin elinde hangi bilgilerin bulunduğunu sorgulayarak, özellikle dolar alım satımı yapan kişilerin kimler olduğunu ve bu kişiler ile ilgili finansal kazançların ne ölçüde gerçekleştiğine dair derinlemesine bir soruşturma talep etti. “Bu bilgilerin kimlerde olduğunu öğrenmek istiyoruz” diye ekledi.
“FİNANSAL VURGUNUN HESABI SORULACAK”
CHP’li Gülcan Kış, iktidarın yargıyı bir baskı aracı olarak kullanırken, aynı zamanda ekonomik manipülasyonlarla zenginleşen belirli çevreleri koruduğunu açıkladı. Kış, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e yönelttiği sorularla bu durumun üstüne gitmenin gerekliliğine işaret etti. Öncelikle, 19 Mart öncesinde döviz piyasalarında olağan dışı bir hareketlilik olup olmadığını sorgulayan Kış, kimlerin büyük ölçekli döviz işlemleri yaptığını da merak etti.
Ayrıca, gözaltı sürecine dair bilgilerin önceden belirli kişi veya gruplar tarafından edinilmesi sonucu finansal kazanç sağlanıp sağlanmadığına dair bir incelemek başlatılıp başlatılmadığını sordu. “Bu tür gelişmelerle ilgili bilgilerin kötüye kullanılmasını önlemek adına bir denetim mekanizması mevcut mudur?” şeklindeki sorusu da dikkat çekiciydi. Kış, döviz piyasasında olağan dışı görülen işlemlerin hangi denetleyici kurumlar tarafından tespit edildiğini ve bu işlemleri gerçekleştiren kişilerin kimler olduğunu öğrenmek istediğini vurguladı.
Dahası, finansal piyasaların adil işleyişini sağlamak için hükümetin siyasi ve hukuki gelişmelerin ekonomik göstergeler üzerindeki etkisini sınırlamaya yönelik bir düzenleme yapma planı olup olmadığını sordu. Gülcan Kış, bu bağlamda, olayların yalnızca bir siyasi darbe olarak değil, aynı zamanda ekonomik bir operasyon olarak da görülebileceğini vurguladı.
“19 MART DARBESİ’NİN FİNANSAL AYAK İZLERİ SİLİNEMEZ”
Kış, “Saray rejimi, bir yandan siyasi rakiplerini bertaraf ederken diğer yandan da finansal çetelerine büyük kazançlar sağladı. Bu durumu ifşa etmek ve bu vurgunun hesabını sormak bizim temel görevimizdir” dedi. 19 Mart Darbesi’nin, Türk tarihine kara bir leke olarak kaydedileceğini söyleyen Kış, bu süreçte kimlerin rant sağladığını aydınlatmanın şart olduğuna dikkat çekti.
Sonuç olarak, Gülcan Kış’ın ifadeden anlaşılan en önemli noktalar, bu sürecin yalnızca bir siyasi mücadele değil