2023 yılına ait Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu ile 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu, 1 Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe girmek üzere Türkiye’nin Resmi Gazete mükerrer sayılarında yayımlandı. Bu önemli gelişme, Türkiye Cumhuriyeti’nin genel bütçe yönetimi ve kamu maliyesinin düzenlenmesi açısından kritik bir adımı temsil ediyor.
ANKARA (İGFA) – Bu yasal düzenlemeye göre, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerine toplam 14 trilyon 605 milyar 800 milyon 967 bin lira ödenek tahsis edildi. Aynı zamanda, özel bütçeli idareler için bu rakam 1 trilyon 360 milyar 241 milyon 455 bin lira olarak belirlenmiştir. Ayrıca, düzenleyici ve denetleyici kurumlara ise toplamda 68 milyar 362 milyon 485 bin lira ödenecek.
Gelirler açısından, genel bütçenin toplam gelirleri 12 trilyon 670 milyar 431 milyon 309 bin lira olarak tahmin edilmiştir. Özel bütçeli idarelerin gelirleri ise iki ana kaynaktan oluşmaktadır. Bunlardan biri öz gelir olup 103 milyar 904 milyon 532 bin lira, diğeri ise hazine yardımı olarak belirtilen 1 trilyon 261 milyar 17 milyon 478 bin lira şeklindedir. Bu toplam da özel bütçeli idarelerin gelirlerini 1 trilyon 364 milyar 922 milyon 10 bin lira olarak göstermektedir. Düzenleyici ve denetleyici kurumların gelirleri ise 66 milyar 810 milyon 249 bin lira öz gelir ve 1 milyar 552 milyon 236 bin lira hazine yardımı olmak üzere toplamda 68 milyar 362 milyon 485 bin lira olarak hesaplanmıştır.
Ek olarak, özel bütçeli idarelerin net finansmanı için de 197 milyon 100 bin lira ödeneği öngörülmüştür. Bu bütçe düzenlemeleri, Türkiye’nin ekonomik yapı taşları ve kamu hizmetlerine olan katkılarının sürdürülebilirliği açısından büyük bir önem arz etmektedir.
Bu 2025 yılı merkezi yönetim bütçe kanununa ayrıntılı bir şekilde erişmek isteyenler için tıklayabilirsiniz. Bu bağlantı, bütçe kanununa dair tüm yasal metinlerin ve detayların yer aldığı resmi kaynağı sunmaktadır.
Sonuç olarak, 2023 yılı merkezi yönetim kesin hesap kanunu ve 2025 yılı merkezi yönetim bütçe kanununun birlikte yayımlanması, ülke genelinde kamu maliyesinde istikrarı ve verimliliği artırmayı hedefleyen bir yaklaşımı temsil ederken, aynı zamanda gelecekteki bütçe planlamaları için de bir temel teşkil etmektedir.
