2025 yılı itibarıyla Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon oranları, emekliler ve sabit gelirli çalışanlar için pek umut vermedi. Ocak ayında yüzde 5.03, Şubat ayında yüzde 2.27 ve Mart ayında yüzde 2.46 olarak belirlenen enflasyon oranları, yılın ilk üç ayında toplamda yüzde 10.06 seviyesine ulaşırken, sabit gelirli çalışanların gelir artışları bu oranların gerisinde kaldı.
Bu durumu değerlendiren ekonomist Özgür Erdursun, “2025 Ocak ayında gerçekleştirilen yüzde 15.75’lik SSK ve Bağ-Kur emeklisi maaş artışı, Şubat ve Mart aylarındaki enflasyonla eridi. Bu durum, emekli ve sabit gelirli çalışanların yaşam standartlarını olumsuz yönde etkiliyor,” şeklinde konuştu.
ENFLASYON VE MAAŞ ARTIŞLARI ARASINDAKİ DENGESİZLİK
Erdursun, 2025 yılı için yapılan maaş artışlarının ve enflasyon farklarının, sabit gelirli kesimin alım gücünü kurtaramadığını vurguladı. 2025’in ilk üç ayında emekli maaşlarındaki erimenin yüzde 10.06 seviyelerine ulaşması, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarındaki enflasyon oranlarıyla birlikte toplamda yüzde 15-16 seviyelerine çıkması beklenen bir farkın oluşacağını gösteriyor. Bu oranların memurlar için de yüzde 12-13 arasında olacağı öngörülmekte.
‘EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞININ 16 BİN 500 TL’YE ULAŞMASINI BEKLİYORUM’
Erdursun’un dikkat çektiği bir diğer önemli nokta, Temmuz ayında gerçekleştirilecek enflasyon farkı düzenlemelerinin etkileri oldu. “Temmuz ayındaki zam ve enflasyon farkları ile birlikte en düşük emekli maaşının 16 bin 500 TL civarına ulaşmasını bekliyorum. Ancak, Ocak ayında 14 bin 469 TL olan en düşük emekli maaşı, şu an itibarıyla 13 bin 99 TL’ye düşmüş durumda,” dedi.
ASGARİ ÜCRET VE AÇLIK SINIRINDAKİ ARTIŞLAR
Özgür Erdursun, enflasyonun sadece emekliler ve memurlar için değil, asgari ücretli çalışanlar için de ciddi bir sorun teşkil ettiğini ifade etti. 2025 Ocak ayında 22 bin 104 TL olan asgari ücretin alım gücünün yüzde 10 oranında azalarak 20 bin 011 TL’ye düştüğünü belirtti. Açlık sınırındaki artışı da gözler önüne serdi.
Mart ayında açlık sınırının 23 bin 615 TL’ye yükselmesi ve yoksulluk sınırının ise 76 bin 922 TL’ye çıkması, sabit gelirli kesimi zor duruma soktu. Erdursun, “Bu durum, milyonlarca emekli ve çalışanın açlık sınırının altına düşmesine yol açtı,” diyerek, yoksulluk sınırının orta sınıfın gelirinin dahi üzerine çıktığını vurguladı.
TEMMUZ’DA BEKLENEN DÜZENLEME VE EKONOMİK KRİZLE MÜCADELE
Özgür Erdursun, Temmuz ayında yapılacak enflasyon farkı düzenlemesinin, sabit gelirli ve ücretli kesimin yaşam standartları üzerindeki etkisini merakla beklediklerini aktardı. Haziran ayı enflasyonunun açıklanmasının ardından, Temmuz ayında hem emeklilerin hem de memurların maaşlarında bir artış olacağı kesinleşmiş olacak. Ancak asıl kritik nokta, hükümetin yaşanan ekonomik kriz karşısında bu maaş artışlarına ek olarak herhangi bir refah payı veya seyyanen artış yapıp yapmayacağıdır.
Erdursun, son olarak
