MTSO (Malatya Ticaret ve Sanayi Odası) Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Malatya 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde üretim gerçekleştiren çeşitli firmaları ziyaret etti. Bu ziyaretin ardından, iş dünyasının 2025 yılına dair beklentilerini dile getiren yazılı bir açıklama yaptı.
Başkan Sadıkoğlu, iş dünyasının 2025 yılından en büyük beklentisinin finansmana daha kolay erişim sağlamak olduğunu vurguladı. Yüksek faiz oranları yüzünden iş insanlarının krediye ulaşmakta zorluk çektiğine dikkat çeken Sadıkoğlu, bu durumun KOBİ’lerin (Küçük ve Orta Boy İşletmeler) büyümesini engellediğini ve küçülmelere neden olduğunu ifade etti. Ayrıca, ihracatçı üreticilerin ham madde, makine ve teknoloji yatırımlarını finanse etmekte ve yeni pazarlar bulmakta zorluklar yaşadıklarının altını çizdi.
Yeni yılda, faiz oranlarının enflasyondaki gelişmelere bağlı olarak düşüş göstermesinin yatırım çevreleri için destekleyici olacağına inandığını belirten Sadıkoğlu, özellikle depremden en fazla etkilenen illere yönelik sağlanacak desteklerin, bu şehirlerin daha hızlı bir şekilde toparlanmasını sağlayacağına işaret etti. Bu desteklerin, deprem öncesi dönemi yakalarken ihracat ve istihdama daha fazla katkı sunacağını ifade etti.
DEPREM İLLERİMİZİN İSTİSNA TUTULMASI DESTEKLENMESİ GEREK
Ekonomik olarak ülkemizin karşılaştığı zorlukların yanı sıra, deprem etkilerinin de iş insanları tarafından hissedildiğini belirten Sadıkoğlu, 2025 yılı için karamsarlığın hâkim olduğunu dile getirdi. Yeni yılda, enflasyon oranlarının çift haneli seviyelerden daha makul düzeylere çekilmesi beklense de, bunun sağlanabilmesi için sıkı para politikalarının devam etmesi gerektiğini vurguladı. Ancak, deprem illerinin bu süreçte istisna tutulması ve özel destekler alması gerektiğine ifade etti.
Sadıkolu, yıkım ve inşaatların sürdüğü dönemlerde, henüz teslim edilmemiş iş yerleri bulunan şehirlerin, diğer tüm illerle aynı seviyeye konularak aynı sorumluluğu üstlenmelerinin adil olmadığını belirtti. Bu durum, deprem sonrası yeniden yapılanma sürecinde, yerel iş insanlarını zor durumda bırakmaktadır.
Gelecek süreçte, maliyetleri düşüren tedbirlerin alınması, finansmana erişimin kolaylaştırılması, ihracatçıların üzerindeki vergi yükünün hafifletilmesi ve teşvik imkânlarının genişletilmesinin, 2025 yılında hem ihracatta hem de ekonomik büyümede daha olumlu sonuçlar elde edilmesini sağlayacağını sözlerine ekledi. Bu tür önlemler, iş dünyasının sürdürülebilir bir büyüme sağlamasına zemin hazırlayacaktır.
