Giresun’un Görele ilçesinde ikamet eden 53 yaşındaki Ayşe Uzun, geçmiş yıllarda yaşadığı sağlık sorunları neticesinde kronik böbrek yetmezliği teşhisi aldı. Uzun, bu teşhisle birlikte yaklaşık bir yıl boyunca böbrek nakli için uygun bir donör beklemek zorunda kaldı. Fakat gerekli böbrek bulunduğunda, Ayşe Uzun’un eşi Cemil Uzun, 56 yaşında, bu duruma duyarsız kalmayı reddederek karısına böbreğini bağışlama kararı aldı.
Yılın ilk günlerinde, Cemil Uzun’un böbreği Ayşe Uzun’a uygun bulunarak, İstanbul’daki özel bir hastanede başarılı bir böbrek nakli operasyonu gerçekleştirildi. Bu operasyon, hem Ayşe Uzun’un hayatını kurtarmakla kalmadı, aynı zamanda çiftin yaşamında yeni bir sayfa açtı. Ameliyat sonrasında Ayşe Uzun, hastanedeki tedavi sürecine devam etti, Cemil Uzun ise hastaneden taburcu edildi.
Cemil Uzun, eşine böbreğini bağışlamanın kendisini çok mutlu ettiğini ifade etti. “Böbreğimi verince çok mutlu oldum,” diyen Cemil, “Ben kendi isteğimle böbreğimi bağışladım. Eşimin böbrek nakline ihtiyacı olduğu belirlendikten sonra hiç düşünmeden bağışlamak istedim,” şeklinde konuştu. Evliliklerinin 31. yılını geride bıraktıklarını hatırlatan Cemil Uzun, eşinin sağlığına kavuşmasının kendisi için ne denli bir mutluluk kaynağı olduğunu vurguladı. “Eşimin iyi görünmesi beni de mutlu ediyor. Organ nakli hayat kurtarır, kimse korkmasın. Eğer ellerinden geliyorsa bağışlasınlar. Organ bağışı gerçekten hayat kurtarır,” diyerek organ bağışının önemine dikkat çekti.
Ayşe Uzun ise yeni yılda aldığı en güzel hediye olarak böbrek naklini gördüğünü belirtti. “Kronik böbrek hastasıydım ve diyalize girmeye başlayacaktım. Eşimin bana bu süreçte ısrar etmesiyle organ nakli gerçekleşti,” dedi. Eşi Cemil’in böbreğini bağışlamasının kendisi için büyük bir sevinç kaynağı olduğunu dile getirerek, “Bundan daha iyi bir mutluluk ve sevinç olamaz. 31 yıllık eşimden çok memnunum. Ömrüm boyunca bundan daha güzel bir hediye alamazdım,” ifadelerini kullandı.
Ayşe Uzun, sağlıklarının önemine de değinerek, “Sağlık olunca huzur, güven ve hayatın tadı tuzu oluyor. Eşlerin birbirine karşı sevgisi ancak böyle zamanlarda daha iyi anlaşılıyor. Evlilik iyi ve kötü günde birbirine destek olmaktır; fedakarlık yapmaktır,” şeklinde konuştu. Ayşe Uzun’un vurguladığı gibi, organ bağışı sadece fiziksel bir bağış değil, aynı zamanda duygusal bir bağın, sevginin ve bağlılığın bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
Bu olay, toplumda organ bağışının önemine dikkat çekmek amacıyla, insanların duygusal bağlarının ve fedakarlıklarının vurgulandığı bir örnek teşkil ediyor. Cemil ve Ayşe Uzun çifti, birbirlerine olan sevgi ve bağlılıkları sayesinde, sadece kendi yaşamlarında değil, aynı zamanda çevresindeki insanlara da umut ve ilham veriyorlar. Bu tür bağışların artması, hem organ bekleyen hastalar hem de bu hastaların aileleri için büyük bir kurtuluş anlamına geliyor. Giresun’un Görele ilçesindeki bu örnek olay, aynı zamanda bireylerin, ailelerin ve toplumun organ bağışı konusundaki bilinçlenmesine de yardımcı olmayı amaçlıyor.