Türkiye’de emeklilerin yaşadığı geçim sıkıntısı, toplumun pek çok kesiminde tartışmalara sebep olmaya devam ediyor. Bu bağlamda, Beşiktaş’ta bir vatandaş olan Mustafa’nın duvara astığı ilan, yaşanan sorunların somut bir örneği olarak dikkat çekiyor. Mustafa’nın yazdığı not, sadece kendi durumunu değil, birçok emeklinin içinde bulunduğu zor koşulları da gözler önüne seriyor.
‘GÜNDE 4-5 SAAT ÇALIŞABİLİRİM, SAĞLIK SORUNUM YOK’
İlanda Mustafa’nın 70 yaşında olduğu belirtiliyor. İş aradığına dair yaptığı açıklamada, “İş arıyorum: 70 yaşındayım. Kaynak, tesisat ve çatı işlerinden anlarım. Bahçe bakımını yaparım. Sağlık sorunum yok. Günde 4-5 saat çalışabilirim,” sözleri yer alıyor. Bu ifadeler, yaşının ilerlemesine rağmen hala çalışabilecek güce sahip olduğunu gösteriyor. 70 yaşındaki bir bireyin, bu kadar temel işlerle hayatını idame ettirmeye çalışması, toplumun mevcut ekonomik durumunu çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Bu ilan, sadece kişisel bir iş arayışını değil, aynı zamanda bir yaş grubunun genel geçim sıkıntısını ortaya koyuyor. Türkiye’de emeklilerin yaşam standartları, çoğu zaman yeterince yüksek bir maaş almakta zorlanmaları nedeniyle düşmekte. Modern toplumun getirdiği stres ve maddi zorluklar, yaşlı bireylerin bile çalışmaya devam etmek zorunda kalmalarına neden olabiliyor. Mustafa’nın, genç yaşlardaki çalışma hayatının ardından emeklilik döneminde böyle bir ilan asması, birçok insan için tanıdık bir durum haline gelmiş durumda.
‘HALA FAYDALI OLABİLECEĞİNİ İSPATLAMAYA ÇALIŞIYOR…’
Gazeteci İzzet Çapa, Mustafa’nın ilanı hakkında yorumda bulunarak şu ifadeleri kullandı: “Duvara iliştirilmiş küçük bir kâğıt… Ama içinde kocaman bir hayat barındırıyor… 70 yaşında biri, ‘İş arıyorum’ yazmış…” Bu kelimeler, Mustafa’nın ilanda ne anlatmaya çalıştığını çok iyi ifade ediyor. 70 yaşında birinin hâlâ çalışmaya ihtiyacı olması, toplumda yaşanan geçim derdinin ne denli büyük olduğunu ortaya koyuyor.
Çapa, ayrıca Mustafa’nın sağlık sorunlarının olmaması ve hala çalışabilecek durumda olmasının önemine dikkat çekiyor. “O yaşta dinlenmesi, ömrünün emeğini huzur içinde yaşaması gerekirken hâlâ geçim derdinde…” ifadesi, yaşlı bireylerin genellikle emeklilik döneminin huzur içinde geçmesini beklemeleri ancak pek çoğunun çalışmak zorunda kalmalarının trajik bir durum olduğunu vurguluyor. Mustafa’nın, yaşını değil; hâlâ faydalı olabildiğini ispatlamaya çalışması, birçok emeklinin içinde bulunduğu psikolojik durumu da aydınlatıyor.
Çapa’nın sözleri, “Oysa 70 yaşında bir insan, umudunu bir ilana değil; torunlarına masallar anlatmaya, bahar güneşinde sakin sakin oturmaya emanet etmeliydi…” şeklinde devam ediyor. Bu cümle, toplumun yaşlı bireylerine karşı hangi duyguları beslemesi gerektiğini hatırlatıyor. Sosyal güvenlik sisteminin yeterliliği ve emeklilik maaşlarının finansmanı, emeklilerin huzur içinde yaşamaları için kritik bir önem taşıyor. Ancak mevcut ekonomik koşullar, birçok yaşlı bireyin bu temel ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kalıyor.
Mustafa’nın ilanı, yalnızca günlük hayatta karşılaşılan sıradan bir iş arayışını değil, aynı zamanda toplumun vicdanına ayna tutan bir durum. Çapa’nın ifadesiyle, bu durum “hepimizin vicdanına ayna tutuyor” ve yaşlı bireylere karşı duyulan saygı ve empati duygularını daha da güçl
