FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçerken, o gün vatanı savunmak için canını ortaya koyup gazi olanlar, hala hain darbenin izlerini vücutlarında taşıyor.
15 Temmuz gazilerinden biri olan 44 yaşındaki Sabahattin Çelik, yaşadıklarını anlattı. Fatih’teki evinden Haliç Köprüsü’nden geçen tankları gördüğünde arkadaşlarıyla haberleşerek Saraçhane’ye gitmek için sokağa çıktığını anlattı. Çelik, çok kalabalık olan bölgede yaralı ve şehitleri teker teker taşıdıklarını söyledi. Darbecilere evlerine gitmelerini söylediklerini dile getirerek, “Onlar da ‘Sizler de evlerinize gidin bu bir askeri darbedir, Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koydu.’ dediler. Hedef gözetmeksizin insanlara acımasız bir şekilde belden aşağı ateş ediyorlardı.” dedi.
Orada tanıştıkları ve birlikte mücadele ettikleri birçok insanın şehit olduğunu dile getiren Çelik, “Ben de keskin nişancı tarafından kafamdan vuruldum. Hastaneye kaldırıldım. 27 gün sonra gözlerimi açtım. Bununla alakalı toplam 27 defa ameliyat geçirdim. Ameliyatlarım bir ömür boyu devam edecek, çünkü beynimde sıvı kaybı var, hala kan var. Tedavilerim bu şekilde devam ediyor.” diye konuştu.
Çelik, 15 Temmuz’un ardından 6 ay yatalak, 1 yıl boyunca da felçli yaşadığını, bu süreçteki en büyük destekçisinin eşi ve ailesi olduğunu kaydetti. Ameliyatlarda yapay kafatası parçalarının nakledildiğini, 15 Temmuz’un izlerinin vücudundan silinmediğini belirten Çelik, hayatında birçok şeyin değiştiğini dile getirdi.
Çelik, “Sağlığımızı kaybettik, ülkemizin gencecik fidanlarını kaybettik. Hayatında hiç babalarını göremeyen insanlar oldu, hamile kadınlar eşlerini toprağa gömdü. İnsanların acılarını hep paylaşıyoruz çünkü bu insanların dertlerini anlatacak kimse yok. Dışarıda insanlar, 15 Temmuz gazisi ya da şehit ailesiyiz dediğimiz zaman çok farklı bakıyorlar. Sanki bir siyasi partinin mensubuymuşuz gibi görüyorlar. Biz vatan için ülkemizin selameti için çıktık.” şeklinde konuştu.
Demokrasiye bir darbe kalkışması olduğunda insanların yine sokağa döküleceğini vurgulayan Çelik, Türkiye’nin dünyaya örnek olduğunu belirtti. Çelik, “Hala tedavi görüyorum ama zerre kadar hiçbir zaman pişmanlık hissetmedim çünkü ben kelimetullah davası için, vatan toprağına ipotek konmaması için sokaktaydım. Geleceğimiz çocuklarımıza örnek olalım diye sokağa çıktık.” diye konuştu.
15 Temmuz için tiyatro diyenlerin de olduğunu ifade eden Çelik, “15 Temmuz tiyatroysa niye bizimle çıkıp oynamadılar? O gece elimizde Türk bayrağından başka bir şey yoktu. Vatanımızı savunacak elimizde bir toplu iğne yoktu ama kalbimizde iman vardı. Allah’ın verdiği bir cesaret vardı. Cesaret ve iman olmadan, Çanakkale ruhu olmadan 15 Temmuz başarılamazdı. O gece ülkemizi işgale gelen insanlar, yanlış yere geldiler. Bu saatten sonra bu ülkede darbenin ismini anamazlar. 85 milyon, topyekün bu ülke için canını verecek insanlar var. Benim 19 yaşındaki çocuğum, bugün bir savaş çıksa önce kendisi koşar.” şeklinde konuştu.
