Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde eğitim alan 10 öğrenci, Prof. Dr. Z.E.B. hakkında 2019 yılı aralık ayında kendilerini taciz ettiği iddiasıyla üniversite yönetimine şikayetçi oldu. Z.E.B., hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunda bulunan öğrencilerden birisi, “Dişçi koltuğunda çalıştığım sırada Z.E.B. gelip, elini belime attı. Bu fiziksel temasını bir süre sürdürdü” iddiasında bulundu. Bir başka öğrenci, hastayla ilgilendiği sırada bir kişinin arkasından yaklaştığını ve kulağına, “Seksi kadın, şeyini giysen mi?” şeklinde fısıldadığını, arkasına dönüp baktığında Z.E.B.’yi gördüğünü ve “Maskeni kastettim” dediğini iddia etti. Savcılık, olay ile ilgili soruşturma başlattı.
İzmir 34’üncü Asliye Ceza Mahkemesi ‘Sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı’, ‘Cinsel taciz’, ‘Hakaret’ ve ‘Tehdit’ suçlarından dava açıldı. Davanın 6’ncı duruşması 18 Temmuz’da görüldü. Duruşmaya sanık Prof. Dr. Z.E.B. ve taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Hizmetler avukatı hazır bulundu. Mağdur avukatı Mustafa Çetin, müvekkillere yapılan eylemlerin cezasız kalmamasını, en üst sınırdan ceza almasını ve indirim uygulanmamasını talep etti.
Savunması alınan sanık Prof. Dr. Z.E.B., 35 senedir bu görevde olduğunu belirtip, “Hakkındaki suçlamaları kabul etmiyorum. Güveni, huzuru sağlamak için çalıştım. Cinsel içerikli hiçbir şey yapmadım. Gürültüden düzeni korumak için uyarı amaçlı dokunduysam bunlarda hiçbir şekilde kastım, cinsellik değildir” dedi. Sanık avukatları, suçlamaları kabul etmeyerek beraat kararı verilmesini talep etti.
Hakim, sanık Prof. Dr. Z.E.B.’yi ‘Sarkıntılık boyutunda cinsel saldırı’ suçundan 4 mağdurun her biri için 2 yıl 6 ay olmak üzere toplam 10 yıl hapis cezası verdi. Ayrıca diğer mağdurlara ‘Cinsel taciz’ suçlarından verilen cezalar önce paraya çevrildi, ardından hükmün açıklanmasını geri bırakıldı. ‘Tehdit’ ve ‘Hakaret’ suçlarından bazı öğrencilerle uzlaşılması nedeniyle beraat kararı verildi.
Kararı değerlendiren mağdurların avukatı Mustafa Çetin, “Sanık, 4 mağdur açısından sarkıntılık boyutunda cinsel saldırı suçundan her biri için ayrı ayrı 2 yıl 6 ay ceza aldı ve bu cezası ertelenmedi. Ancak cezalar alt sınırdan verildi. Cinsel taciz suçundan ise bir kısım mağdurlar hakkında verilen cezalar paraya çevrilip, ertelendi. Tabii ki müvekkillerimle görüşüp, kararı değerlendirdikten sonra gerekli itirazlarımızı yapacağız” dedi.
Müvekkillerinin mağduriyetlerinin kısmen giderildiğini vurgulayan Avukat Çetin, “Kamu vicdanı kısmen rahatlatıldı. Ama cezaların üst sınırdan, verilip indirim uygulanmaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Ege Üniversitesi gibi güzide bir eğitim kurumunda bir profesörün üniversite öğrencilerine böyle bir eylemde bulunmuş olması, cezasız bırakılamazdı. Gerek müvekkillerin hakları gerek kamu vicdanı gerekse Ege Üniversitesi gibi güzide kurumsal bir kurumun bundan sonraki kişilerin bakış açısından değerlendirildiğinde sanığın cezalandırılması gerekiyordu” diye konuştu.
Mağdur öğrencilerin tamamı mezun olmuş ve bir kısmı da farklı şehirlerde göreve başlamıştı. İşte ulaşılan ifadelerden o taciz suçlamalarına dair detaylar:
Öğrenci 1: “Toplantı odasından çıkarken bir anda kapıda durdu, ben de durdum. Sonra da elini kalçama attı. Başka bir gün sabah çalıştığım dişçi koltuğu ve eklerini (BOX) hazırlıyordum elini belime attı ve bir süre öyle kaldı.”
Öğrenci 2: “Kresuar (dişçi koltuğunun lavabosu) önünde eğilmiş çalışıyordum. Z.B. Hoca arkamdan gelerek omuzlarımdan tuttu ve geriye çekti. Kulağıma eğilerek ‘Kresuarı yalasan aynı şey, ikinci maskeyi taksan daha iyi olur’ dedi ve bel hizamdan beni sıvazlayıp ‘Hadi devam et’ dedi ve gitti. Bir gün klinikte kalabalık olarak bulunduğum ortamda Z.B. Hoca beni tek olarak çağırdı. Önlüğümün önünü açmamı istedi. Ben de önlüğümü açtım. Bir süre içimdeki beyaz tişörte baktı, sonra da ‘Önlüğünü tamamen kapat’ diyerek gitti.”
Şahit Öğrenci: “Z.B. Hoca’nın B.’nin kalçasını ellediğini gördüm. B.’nin BOX’ının içine kadar geldi, anlamsız bir şekilde etrafa baktı. B.’ye yaklaştı. Elini beline koydu ve sıvazladı.”
Öğrenci 3: “Bir gün yine hasta bakarken arkadan bana yaklaşıp saçımı kenara çekip kulağıma eğilerek fısıltı şeklinde ‘Seksi kadın, şeyini giysen mi?’ dedi. Panikle arkama dönüp kim olduğuna baktığımda Z.B. Hoca olduğunu gördüm. Ne olduğunu sorduğumda ‘Maskeni’ cevabını aldım. Başka bir gün hastamın planlamasını yaparken bir el aniden omzuma temas etti ve daha sonra aynı el vücuduma temas ederek belime kadar indi, beni kendisine çekti. Dönüp baktığımda Z.B. Hoca olduğunu anladım.”
(Erkek) Öğrenci 4: “13 yaşındaki bir hastam, küçük kardeşinin elinden tutarak odamdan çıkarken Z.B. Hoca’nın masanın yanından geçerken hocanın bilgisayarına kısa süreli bakmış. Z.B. Hoca’nın çocuğa ‘Seni g…den bir s……, bir daha s..sın’ dediğini net olarak duydum.”
(Erkek) Öğrenci 5: “Z.B. Hoca’nın masasının yanındaki BOX’ta çalışma yaparken hekim taburesinin üzerine kutumu geçici olarak bırakmıştım. Z.B. Hoca ‘Burası benim özel alanım, buraya girme’ dedi. Jest ve mimikleriyle benim kalçamı göstererek ‘Yoksa ben de senin özel alanına girerim’ dedi.”
Öğrenci 6: “İki ayrı olay yaşadım. İlkinde bir sabah BOX’ımı hazırlama sırasında arkam dönükken bir anda Z.B. Hoca’nın arkamdan sağ omzumdan başlayıp sol kalça bölgeme kadar avuç içi ile hissedilebilecek düzeyde bir temasının olduğunu hissettim.”
Öğrenci 7: “Klinikte arkadaşlarımın yanında otururken formamın üzerinde kazağım vardı. Saçlarım hafif ıslak olduğu için açıktı. Arkamdan bir kişinin vücuduma elleri değecek şekilde bel hizamdan kazağı tutup çıkarmaya başladı. Çok şaşırdım. Dönüp baktığımda Z.B. Hoca olduğunu gördüm. Çıkarmaya devam etti ve kazağı üzerimden çıkardı ve bana verdi. Sonra saçlarımla oynamaya başladı. ‘Saçların çok güzel görünüyor, çok güzel kokuyor, saçlarına gösterdiğin ilginin birazını da bana göster’ dedi. Ne yapacağımı şaşırdım. Bir şey söyleyemedim. Arkadaşlarım şahittir.”
Öğrenci 8: “Klinikte çalışırken gelen hastamın erkek arkadaşım tarafından gönderilip gönderilmediğini sordu. Ertesi gün karşılaştığımızda ‘Sevgilinle dün akşam ne yaptınız?’ diye sordu. Kendisini ikaz ettim. Beni kendisine çekerek sıkıca sarıldı ve beni çok sevdiğini söyledi.”
Öğrenci 9: “Kliniğin ilk haftası perşembe günü Z.B. Hoca ‘Kliniğe senin için geldim’ dedi. Bu beni çok rahatsız etti. Sabah asistan masasının biraz uzağındaki Z.B. Hoca’ya bir şey sormak için yanına gittim. Konuşurken Z.B. Hoca bana yaklaşmaya devam etti. En son asistan masasına kadar geldim. Bana ‘Nereye kadar gideceksin merak ediyorum’ ifadelerini kullanmıştı.