Çanakkale Ezine, 22 Temmuz günü saat 17.39’da 12 saniye süren bir depremle sarsıldı. Kandilli Rasathanesi’ne göre depremin büyüklüğü 4.9 iken AFAD’a göre 4.7 olarak kaydedildi. Bu depremden yaklaşık 14 saat önce, gece 03.44’te Ayvacık’ta hissedilen 3.8 büyüklüğündeki sarsıntı ise bölgedeki deprem aktivitesi ile ilgili endişeleri artırdı. Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolunun deprem geçmişi ve dün yaşanan deprem, gelecekte yaşanabilecek depremlerle ilgili ipuçları sunuyor. Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucu Başkanı ve Jeoloji Mühendisleri Odası Deprem Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal, Çanakkale’deki depremin binlerce yıllık şifrelerini açıkladı.
Dün meydana gelen deprem bölgenin deprem geçmişine de ışık tuttu. Prof. Dr. Süleyman Pampal’a bölgenin geçmişteki deprem aktivitesi hakkında sorular yöneltilerek, “Bölgede tespit edilmiş aktif fay da görünmüyor. Biraz daha güneyde, kuzey güney yönlü faylar var ama çok büyük deprem üretecek faylar değil bunlar” dedi. Çanakkale ve Balıkesir’in doğusunda ise önemli depremlerin yaşandığını belirtti.
Depremlerin tarihi binlerce yıllık geçmişe dayanır. Çanakkale’nin milattan öncesine uzanan deprem tarihini Homeros’un İlyada destanında bulmak mümkündür. Prof. Dr. Pampal, Çanakkale’nin tarihinin depremlerle sıkı sıkıya bağlı olduğunu ve bölgenin geçmişte önemli depremler yaşadığını belirtti.
Dün yaşanan 4.9 büyüklüğündeki ve 12 saniye süren sarsıntının anlamı üzerine konuşan Prof. Dr. Süleyman Pampal, bölgedeki kuzey ve güneydeki depremleri ele alarak, Bursa civarının riskli bölgeler arasında olduğunu ifade etti. Ayrıca, orta Marmara, Adalar Fayı ve diğer fay hatlarına dikkat çekerek, bölgedeki potansiyel riskler hakkında bilgi verdi.