Eskişehir’de yaşayan Aykut K. ile akrabası Halil D., geçtiğimiz kasım ayında birlikte içki içtikten sonra Tepebaşı ilçesi Mustafa Kemal Paşa Mahallesi Sümer Sokak’taki Eskişehir Protestan Kilisesi’ne giderek olay çıkardılar. Kilisenin pencere ve kapısını yumruklayan şahıslar, zorla içeri girmeye çalıştılar. Kilisenin pastörü Artun Tokatlı ve yanındakilere saldırarak, “Yahudi misiniz, İsrailli misiniz? Sizi yakarım” şeklinde tehditler savurdular. Ardından olay yerinden hızla uzaklaştılar.
Pastör Tokatlı’nın şikayeti üzerine, polis ekipleri şüphelileri yakaladı. Sağlık kontrolü yapılan Aykut K.’nın 2,16 promil, Halil D.’nin ise 3,27 promil alkollü olduğu belirlendi. Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi’nde ifadeleri alınan Aykut K. ve Halil D. işlemlerinin ardından tutuklandı. İkilinin “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, birden fazla kişiyle tehdit, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme” suçlarından yargılanmalarına karar verildi.
Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma sonucunda Aykut K. ve Halil D. hakkında iddianame hazırlandı. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianamede, şüphelilere “Birden fazla kişiyi tehdit, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, cebir veya tehdit kullanarak iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme” suçlarından 4 yıldan 11 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Ancak sanıklar suçlamaları kabul etmeyerek, çok miktarda alkol aldıklarını ve bu sebeple ne yaptıklarını hatırlamadıklarını belirttiler.
Yaşanan olayın ardından toplumda endişe ve korku yaratan Aykut K. ve Halil D. hakkındaki dava süreci devam etmektedir. Eskişehir Protestan Kilisesi’nde yaşanan bu olay, dini ve etnik ayrımcılığın toplumda yarattığı tehlikelere bir kez daha dikkat çekmiştir. İlgili mahkeme sürecinin adil bir şekilde sonuçlanması ve benzer olayların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması önem taşımaktadır. Herkesin inanç ve düşüncelerine saygı duyulması gerektiği vurgulanarak, bu tür nefret dolu saldırıların önlenmesi için toplumsal farkındalık ve dayanışmanın önemi bir kez daha ortaya konmuştur.
