Olay, Adana’da, Pekmezli Mahallesi’nde 25 Temmuz’da gerçekleşti. Suriyeli tarım işçisi Mahcub H., arkadaşlarıyla kavga eden Ahmet H.’yi cezalandırmak amacıyla oğlunu motosikletin arkasından metrelerce koşturdu. Mahcub H., kavga sonrasında yanında getirdiği ipi oğlunun kemerine bağlayarak bu cezayı uyguladı. Bu anlar ise çevrede bulunan bir kişi tarafından cep telefonuyla kaydedildi ve sosyal medyada paylaşıldı.
Görüntülerin sosyal medyada yayılmasının ardından Yüreğir İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri harekete geçti. Mahcub H. ve ailesinin çadırının tespit edilmesiyle birlikte polis ekipleri, Çocuk Şube Müdürlüğü ile iş birliği yaparak baskın düzenledi. Mahcub H. gözaltına alınırken, Ahmet H. ve annesi Halide M. ise Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği’ne götürüldü. Mahcub H. ise işlemleri için emniyete götürüldü.
Olayın yasal süreci başlarken, toplumda da geniş yankı uyandırdı. Sosyal medyada paylaşılan görüntüler, çocuk hakları ve şiddet konularını gündeme getirdi. Olayın yaşandığı yerde ve çevresinde ise insanlar şoke bir şekilde bu vahşi cezalandırma yöntemine tepki gösterdi.
Bu tür olayların önlenmesi ve benzeri durumların tekrar yaşanmaması için ise toplumun eğitilmesi ve farkındalık oluşturulması gerektiği üzerinde duruldu. Çocuk hakları ve şiddet konularında yapılan çalışmaların artırılması ve toplumun bilinçlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Aynı zamanda, mültecilerin yaşadığı zorluklar ve sosyal yardıma ihtiyaç duydukları konusu da yeniden gündeme geldi.
Olayın ardından yetkililer, benzer durumların yaşanmaması için gerekli tedbirleri almaya söz verdiler. İnsan hakları ve çocuk hakları konusundaki hassasiyetin artırılması için çalışacaklarını belirttiler. Ayrıca, tarım işçilerinin ve mültecilerin haklarının korunması ve toplumda ayrımcılığın önlenmesi için daha fazla çaba harcanması gerektiği üzerinde duruldu.
Sonuç olarak, Adana’da yaşanan bu olay, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı ve toplumda çocuk hakları ve şiddet konularında farkındalık oluşturdu. Yetkililer, benzer durumların yaşanmaması için gerekli tedbirleri alacaklarını belirtirken, toplumda yaşanan ayrımcılığın ve şiddetin önlenmesi için daha fazla çaba harcanması gerektiği konusunda hemfikir oldular.
