Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2023 yıl sonundan bu yana haziran sonuna kadar 7 milyar dolar artarak 171,1 milyar dolara yükseldi. Mayıs 2024 itibarıyla bu rakam 168,5 milyar dolardı. Bu artışın uzun vadeli ve kısa vadeli kredi borçlarına eşit şekilde yansıdığı görüldü. Uzun vadeli kredi borcu 3,8 milyar dolar artarak 158,8 milyar dolara, kısa vadeli kredi borcu ise 3,2 milyar dolar artarak 12,3 milyar dolara ulaştı.
Borçlulara göre dağılıma bakıldığında, bankaların kredi borçlanmalarındaki artış dikkat çekti. Bankaların kredi borçlanmaları ve tahvil ihracı biçimindeki borçlarının arttığı görüldü. Bankacılık dışı finansal kuruluşların kredi borçlanmalarında azalış yaşanırken tahvil stokunda bir artış gözlendi. Finansal olmayan kuruluşların kredi borçları ve tahvil stoku da farklı yönde değişim gösterdi.
Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak bankaların kredi borçlanmalarındaki artışın yanı sıra finansal olmayan kuruluşların kredi borçlanmalarında azalış yaşandığı tespit edildi. Alacaklılara göre dağılım incelendiğinde uzun vadeli kredi borcu açısından tahvil hariç özel alacaklılara olan borcun arttığı, kısa vadeli kredi borcu açısından ise tahvil hariç özel alacaklılara olan borcun yükseldiği belirlendi.
Döviz kompozisyonuna göre uzun vadeli ve kısa vadeli kredi borçlarının dağılımı incelendi. Uzun vadeli kredi borcunun büyük bir kısmının ABD doları cinsinden olduğu görülürken kısa vadeli kredi borcunun da ABD doları ağırlıklı olduğu belirlendi. Sektör dağılımına bakıldığında finansal kuruluşların ve finansal olmayan kuruluşların borç dağılımı incelendi. Uzun vadeli kredi borcunun çoğunluğunu finansal olmayan kuruluşların oluşturduğu, kısa vadeli kredi borcunun ise finansal kuruluşlarca daha fazla olduğu tespit edildi.
Son olarak, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcuna ilişkin kalan vade incelendiğinde bir sonraki yıl içinde gerçekleştirilecek olan anapara geri ödemelerinin belirlendiği gözlendi. Özetle, özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borçlarının değişimleri ve dağılımları incelendiğinde belirgin artışlar ve azalışlar yaşandığı ve bu durumun sektörel ve döviz bazlı dağılımlara yansıdığı görüldü.