Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, Türkiye’deki en büyük deprem tehlikesinin Pamukova-Geyve hattı, Gemlik Körfezi, Bandırma ve İzmir çevresi olduğunu belirtti. Bu bölgelerdeki fayların uzunluğu sebebiyle en az 6 büyüklüğünde büyük depremler olabileceğini ifade etti. Ayrıca, Marmara Denizi’ndeki gerginliklerin de dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Kutoğlu, Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığını ve bu nedenle sürekli deprem riski altında bulunduğunu söyledi. Özellikle Marmara bölgesinin deprem açısından en riskli bölgelerden biri olduğuna dikkat çekti. Bu bölgedeki fay hatlarının uzunluğu ve özellikleri, potansiyel büyük depremlerin yaşanma ihtimalini arttırmaktadır. Bu sebeple, önlem alınmazsa büyük zararlarla karşılaşılabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Kutoğlu, deprem öncesi önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizdi. Yapılan araştırmalara göre, binaların depreme dayanıklı olmadığı ve birçoğunun risk altında olduğu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, binaların güçlendirilmesi ve yeni yapılan binaların deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, deprem anında nasıl hareket edilmesi gerektiği konusunda da halkın bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Kutoğlu, deprem öncesi alınabilecek bir diğer önlemin de deprem sigortası yaptırmak olduğunu söyledi. Deprem sigortasının, deprem sonrası oluşabilecek maddi zararların karşılanması açısından önemli olduğunu belirtti. Ayrıca, acil durum planlarının yapılması ve deprem sonrası afet yönetimine hazırlıklı olunması gerektiğini ifade etti.
Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, deprem konusunda halkın bilinçlendirilmesinin ve önlemlerin alınmasının hayati önem taşıdığını vurguladı. Türkiye’nin deprem riskine karşı sürekli hazırlıklı olması gerektiğini belirtti ve toplumun deprem konusunda duyarlı olması gerektiğini söyledi. Bu doğrultuda, bilimsel verilere dayalı olarak uygulanacak politikaların ve önlemlerin hayata geçirilmesinin önemli olduğunu ifade etti. Halkın deprem konusunda bilinçlenmesi ve hazırlıklı olması, olası bir felaket durumunda zararların en aza indirilmesine yardımcı olabilir.