Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabük Üniversitesi’nde yaşanan olaylarla ilgili internette ve sosyal medyada kullanılan nefret söylemleriyle “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme”, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” niteliğinde paylaşımlar yaptığı tespit edilen 10 kişi hakkında gözaltı kararı verdi. Başsavcılığın talimatı üzerine, emniyet ekiplerince 8 şüpheli gözaltına alınırken 2 şüphelinin yakalanmasına yönelik operasyonların devam ettiği öğrenildi.
Olay, sosyal medyada Karabük Üniversitesi’nde okuyan Türk öğrencilerin, Afrika ülkelerinden gelen öğrencilerle cinsel birliktelik yaşadıktan sonra HPV ve HIV belirtileriyle hastaneye başvurduğu ve bu sebeple hastanelerde yoğunluk oluştuğu iddiasıyla başlamıştı. Bu iddia üzerine çeşitli sosyal medya platformlarında paylaşımlar yapılması sonucunda toplumda büyük bir infial yaratılmıştı.
Karabük Üniversitesi yetkilileri ise iddiaların asılsız olduğunu ve öğrenciler arasında hiçbir cinsel birliktelik yaşanmadığını açıklamışlardı. Bunun yanı sıra, HPV ve HIV gibi cinsel yolla bulaşan hastalıkların kapalı alanlarda değil, cinsel ilişki yoluyla bulaştığını ve bu iddiaların gerçek dışı olduğunu belirtmişlerdi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yaptığı soruşturma sonucunda, olayla ilgili olarak yapılan sosyal medya paylaşımlarının gerçeği yansıtmadığı ve halkı yanıltıcı olduğu tespit edilmişti. Bu tür paylaşımların insanları kin ve düşmanlığa tahrik ettiği ve toplumsal huzuru bozduğu gerekçesiyle söz konusu 10 kişi hakkında gözaltı kararı verilmişti.
Gözaltına alınan şüphelilerin ifadelerinin alınmasının ardından, soruşturmanın detayları ve gelişmeleri kamuoyuyla paylaşılacak olup, hukuki süreç devam edecektir. Karabük Üniversitesi ise öğrenciler arasında yaşanan asılsız iddiaların yarattığı yanlış algıyı düzeltmek adına gerekli çalışmaları yapacağını açıklamıştı.
Sonuç olarak, sosyal medyada gerçek dışı paylaşımlar yaparak halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek suçunun ciddiyeti bir kez daha ortaya çıkmış ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın aldığı kararla bu tür eylemlerin cezalandırılacağı net bir şekilde gösterilmişti. Bu olay aynı zamanda sosyal medya kullanımının sorumlulukla ve gerçek bilgilerle yapılması gerekliliğini de hatırlatmıştı.
