Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, farklı siyasi partilere mensup olmalarına rağmen demokratik siyasetin seviyesini ve saygınlığını korumanın ortak sorumlulukları olduğunu dile getirdi. CHP’den nefret dolu ve çirkin bir dille Sayın Cumhurbaşkanı’na saldıran bir milletvekilinin siyasi ahlaktan ve nezaketten yoksun olduğunu belirtti. Bu tür bir saldırının hukuktaki karşılığının suç, siyasetteki karşılığının ise faşizan bir nefret söylemi olduğunu vurguladı.
Yılmaz, söz konusu saldırının aynı zamanda milletin iradesine ve demokratik değerlere yapılmış bir saldırı olduğunu ifade etti. Edep dışı kullanılan sözleri reddettiğini ve milletvekili sıfatı taşıyan bir kişinin bu tür tavırlarının kabul edilemez olduğunu belirtti. Partisine ve diğer siyasi partilere, bu duruma karşı gereken tavırları sergilemeleri için çağrıda bulundu.
Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Yılmaz, demokratik rekabet ortamında seçilen Sayın Cumhurbaşkanı’na kişisel saldırılarda bulunan bir milletvekilinin davranışlarının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Bu tür söylemlerin siyasi ahlaka ve nezakete uygun olmadığını belirterek, siyasi partilerin bu tür davranışlara karşı net bir tavır sergilemeleri gerektiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, siyasi farklılıklara rağmen demokratik değerlere ve millet iradesine saygı duyulması gerektiğini ifade etti. Demokratik olgunluk ve siyasi ahlakın öneminin altını çizdi. Bu tür saldırıların sadece bireysel değil, aynı zamanda demokratik sisteme zarar verdiğini ve toplumda kutuplaşmaya neden olduğunu belirtti.
Yılmaz, demokratik ülkelerde siyasi farklılıkların olabileceğini ancak bu farklılıkların karşılıklı saygı ve hoşgörü çerçevesinde ifade edilmesi gerektiğini vurguladı. Demokrasinin temel prensiplerinden birinin de hoşgörü ve çeşitliliğe saygı olduğunu hatırlattı. Bu tür saldırgan ve nefret dolu söylemlerin demokratik toplumlarda yeri olmadığını belirterek, siyasette daha yapıcı ve uyumlu bir dilin önemine dikkat çekti.