AKP’ye yakın isimlerin belediyelerde özel kalem müdürlüğüne getirilerek memur yapıldığı öne sürülen iddialar gündeme geldi. Bu iddialardan biri, 31 Mart yerel seçimlerinde Elazığ’da AKP’den Yurtbaşı Belediye Başkanı seçilen Nihat Doğan’ın oğlu Furkan Doğan’ın Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde özel kalem müdürü olarak atanması ve ardından Elazığ Valiliği’ne memur olarak atandığı iddiasıydı. Furkan Doğan, lise mezunu olmasına rağmen KPSS puanının olmamasına rağmen istisnai kadrodan memuriyet kazandığı ve Elazığ Valiliği’ne gönderildiği belirtildi. Daha sonra Elazığ Özel İdaresi İnsan Kaynakları Müdürlüğü’nde görevlendirildiği öğrenildi. Ayrıca Doğan, Milli Türk Talebe Birliği’nin Elazığ İl Başkanı olarak atanmıştı.
Başka bir örnek ise Tunceli’nin AKP’li eski Çemişgezek Belediyesi Meclis Üyesi ve AKP Tunceli İl Başkan Yardımcısı İbrahim Enes Somyürek’in 2022 yılında istisnai kadroyla Elazığ Valiliği özel kalem müdürlüğüne atanarak memur yapıldığı iddiasıydı. Somyürek, 31 Mart yerel seçimlerinde AKP’den Çemişgezek Belediye Başkanı adayı olarak gösterilmiş ve seçimleri kazanarak belediye başkanı olmuştu.
Bu durumlar, gençlerin yıllarca memur olabilmek için sınavlara hazırlandığı bir dönemde, AKP’ye yakın isimlerin özel kalem müdürlüğü gibi yüksek pozisyonlara atandıktan sonra memur yapıldığı iddialarını beraberinde getirdi. Lise mezunu olmalarına ve KPSS puanlarının olmamasına rağmen istisnai kadrolarda memur yapılmaları, adalet ve eşitlik ilkesine aykırı olarak nitelendirilebilir. Bu durumlar, halk arasında tepkiye yol açarken, siyasi çıkarların ön planda olduğu eleştirilerine de neden oldu.
Her ne kadar atamaların yasalara uygun olup olmadığı konusunda detaylı bir inceleme yapılmamış olsa da, kamuoyunda bu tür atamaların soru işaretleri yarattığı açıktır. Siyasi iktidarın bu tür atamalarda liyakat ve adalet ilkelerini gözetmesi beklenirken, parti içi ilişkilerin ve çıkarların ön planda tutulduğu iddiaları, siyasetin şeffaflığı ve dürüstlüğü açısından sorgulanmaktadır.
Bu tür iddiaların artması durumunda, adalet ve hakkaniyet duygusunun zedelenebileceği ve kamu güvenilirliğinin sarsılabileceği endişesi de gündeme gelmektedir. Bu nedenle, siyasi atamaların ve memuriyet atamalarının daha şeffaf ve adil bir şekilde gerçekleştirilmesi, toplumda güvenin artmasına ve siyasetin daha sağlıklı bir şekilde işlemesine katkı sağlayabilir.