Ermenistan ordusuna ait askeri araçlar, Azerbaycan sınırına doğru hareket halindeyken görüntülendi. Azerbaycan’ın barış çağrılarına henüz ikna edici yanıtlar vermeyen Ermenistan, askeri sevkiyata başladı. Askeri konvoyda yer alan araçların ne taşıdığı belirsizliğini koruyor. Gelişme, Fransa’nın Erivan yönetimine açık desteğinin ardından geldi.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, stratejik altyapının geliştirilmesi konusunda Ermenistan’ı desteklemeyi ve “sorumluluk ruhuyla, gerilimi tırmandırma arzusu olmadan” askeri teçhizat sağlamayı sürdüreceklerini söylemişti. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Fransa’nın yardımı ile ülkesinin savunma kapasitesinin güçlendirilmesinin endişe yaratmaması gerektiğini ve amaçlarının bölgede “denge sağlamak” olduğunu savunmuştu. Paşinyan ayrıca, Ermenistan’ın, 1990’ların başından beri işgal ettiği bazı stratejik Azerbaycan topraklarının geri verilmesi konusunda Bakü ile uzlaşmaya varmaması halinde savaşla karşı karşıya kalabileceklerini belirtmişti.
Azerbaycan, topraklarının iadesinin, Dağlık Karabağ bölgesinde 30 yıldır devam eden çatışmayı sona erdirecek bir barış anlaşmasının gerekli önkoşulu olduğunun altını çiziyor. Fransa’nın silah sağlamayı sürdürecek olması, bölgedeki gerginliği artırabilir ve tarafları daha fazla çatışmaya itebilir. Ermenistan’ın askeri sevkiyatı, bölgede gerilimi yükseltebilecek nitelikte ve Azerbaycan’ın endişelerini artırabilir.
Azerbaycan, barış çağrılarına rağmen Ermenistan’ın askeri hareketlenmesine karşı endişeli ve uluslararası toplumun bu gelişmelere müdahale etmesini istiyor. Sınır bölgelerindeki askeri gerilimin artması, bölgede yeni bir çatışmanın fitilini ateşleyebilir. Fransa’nın Ermenistan’a desteği, bölgedeki dengeyi daha da bozabilir ve taraflar arasındaki ilişkileri daha da geriltebilir.
Ermenistan’ın askeri hareketliliği, bölgedeki istikrarsızlığı artırabilir ve taraflar arasındaki müzakereleri olumsuz etkileyebilir. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğüne verdiği önem, Dağlık Karabağ sorununa kalıcı bir çözüm bulunabilmesi için önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Uluslararası toplumun, bölgedeki çatışmaların sona ermesi için daha etkili adımlar atması gerekmektedir.