AKP içerisinde anayasanın 4. maddesiyle ilgili yaşanan tartışma, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanı Mehmet Uçum ve AKP MKYK üyesi Orhan Miroğlu arasında polemik yarattı. Uçum, anayasanın değiştirilemez ilkesini savunurken, bu ilkenin kurucu neslin geleceğe bıraktığı bir miras olduğunu ve yeni nesillerin kendi kuruculuk haklarına sahip olmaları gerektiğini vurguladı. Ancak Uçum’un sözleri, Miroğlu tarafından sert bir şekilde eleştirildi. Miroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “değiştirilmezlik” ve “kurucu nesil” kavramlarını “saçma sapan” olarak nitelendirerek, bu tür ifadelerin demokrasiye uzaklaşmayı hedefleyenler tarafından kullanıldığını savundu.
Bu polemik, Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun anayasanın 4. maddesinin kaldırılması yönündeki talebiyle tekrar alevlendi. Uçum, anayasanın değiştirilemezlik ilkesinin devletin ve ulusun devamlılığını sağlamak için önemli olduğunu belirtirken, Miroğlu ise bu ifadelerin sadece demagoji yapmaktan ibaret olduğunu söyledi. Tartışma, Cumhur İttifakı içerisinde anayasa değişikliği ve millet iradesi konusundaki farklı görüşleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Mehmet Uçum’un anayasa meselesinde savunduğu değiştirilemezlik ilkesi, geçmiş kuşakların gelecek nesillere bıraktığı bir mirası korumayı amaçlamaktadır. Bu ilke, devletin sürekliliği ve toplumun istikrarı için gereklidir. Ancak Orhan Miroğlu, bu ilkeyi eleştirerek, demokratik süreçlerin önünde engel oluşturabileceğini savunmaktadır. Tartışma, anayasa maddeleri üzerindeki farklı yorumları ve anlayışları gözler önüne sermektedir.
Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun anayasanın 4. maddesinin kaldırılması yönündeki talebi, tartışmanın boyutlarını genişletmiştir. Bu talep, anayasa metninde yapılacak değişikliklerin nasıl bir süreçten geçeceği konusunu da gündeme getirmiştir. Cumhur İttifakı içerisindeki farklı görüşler, anayasa değişikliği konusunda nasıl bir uzlaşının sağlanabileceği sorusunu da beraberinde getirmektedir.
Mehmet Uçum ve Orhan Miroğlu arasındaki polemik, sadece anayasa maddeleri üzerinde değil, aynı zamanda siyasetteki farklı yaklaşımları ve ideolojileri de yansıtmaktadır. Bu tartışma, AKP içerisindeki çeşitliliği ve farklı düşünceleri nasıl bir arada tutabileceği sorusunu da gündeme getirmektedir. Sonuç olarak, anayasa meselesi üzerindeki tartışmaların, Türkiye’nin siyasi geleceğini şekillendirebilecek önemli bir unsur olduğu söylenebilir.
