Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’de gelir adaletsizliği, ücretlerdeki eşitsizlik ve artan zamlar nedeniyle halkın ekonomik durumu olumsuz etkilendi. 11-22 Eylül tarihleri arasında 1.501 kişinin katılımıyla yapılan bir kamuoyu araştırması, Türkiye genelinde stres ve mutluluk seviyelerini değerlendirdi. Katılımcıların yaklaşık %40’ı kendini stresli hissettiğini belirtirken, %19’u kısmen stresli olduğunu ifade etti. Bu durum, her 10 kişiden sadece 1’inin stres yaşamadığını ortaya koydu. Araştırma, stres kaynağının büyük çoğunluğunun ekonomik sebeplerden kaynaklandığını gösterdi.
NG Araştırma tarafından gerçekleştirilen araştırmaya katılanların %33.44’ü streslerinin ekonomik sebeplerden kaynaklandığını belirtti. İkinci sırada ise %19.32 ile ‘gelecek kaygısı’ yer aldı. Her 5 kişiden 1’inin gelecek kaygısı nedeniyle stres yaşadığı tespit edildi. Katılımcıların %33’ü ise ne mutlu ne de mutsuz olduklarını ifade etti. Bu sonuçlar, Türkiye’de vatandaşların ekonomik belirsizlikler ve gelecek endişeleri nedeniyle stres yaşadığını gösteriyor.
Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’de her geçen gün artan ekonomik sorunlar ve belirsizlikler halkın psikolojisini olumsuz yönde etkiliyor. Gelir adaletsizliği, ücret eşitsizliği ve zamlar gibi ekonomik faktörler, vatandaşların stres seviyelerini yükseltiyor. Bu durum, her 10 kişiden 4’ünün stresli olduğunu gösteriyor. Gelecek kaygısı da stresin önemli bir nedeni olarak öne çıkıyor ve her 5 kişiden 1’inin gelecek endişeleri nedeniyle stres yaşadığı belirtiliyor.
NG Araştırma’nın yaptığı kamuoyu araştırmasına göre, Türkiye genelinde 15 yaş üzeri 1.501 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen çalışma, halkın ekonomik durumundan kaynaklı stres seviyelerini ortaya koyuyor. Ekonomik sebepler nedeniyle yaşanan stres, vatandaşların ruh sağlığını etkilerken gelecek endişeleri de stres kaynakları arasında önemli bir yer tutuyor. Bu sonuçlar, Türkiye’de ekonomik belirsizliklerin insanların yaşam kalitesini ve mutluluk düzeylerini olumsuz etkilediğini gösteriyor.