Ankara’da bulunan eski Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı ve eski İtalya Başbakanı Mario Draghi’nin, Avrupa ekonomisinin küresel gelişmelere karşı nasıl rekabetçi kalabileceği konusundaki raporu, AB kamuoyunda tartışmalara neden oldu.
MIA Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mevlüt Tatlıyer tarafından kaleme alınan analize göre, Draghi Raporu’nda yer alan teşhis ve tedavi önerilerinin temelinde, Avrupa’nın AB çatısı altında daha fazla ortak hareket etmesi gerekliliği vurgulanmıştır.
Analize göre, Avrupa genel olarak dinamizmini kaybetmekte ve bu durumun temel nedenleri arasında Çin ve diğer Avrupa-dışı ekonomilerin yükselişi ile Avrupa’nın demografik yapısının bozulma eğilimi olduğu belirtilmiştir. Raporda, çözüm önerilerine bakıldığında Avrupa’nın bütünleşik hale gelmesi ve ülkelerin karar mekanizmalarının çoğunu AB’ye devretmesi gerektiği ve sonuç olarak “Avrupa Birleşik Devletleri”nin fiilen ortaya çıkması gerektiği vurgulanmıştır.
Analizde, AB’nin aslında kısıtlı bir ortak payda etrafında toplanmış bir uluslararası parasal ve ticari bir kulüp olduğu belirtilmiş ve AB’nin şu ana kadar asli görevinin Avrupa içi dolaşımı kolaylaştırmak olduğu ifade edilmiştir. AB’nin siyasi ve ekonomik olarak daha güçlü bir yapıya bürünmesi ve üye ülkelerin daha fazla yetkiyi AB’ye devretmesinin pek mümkün olmadığı tespit edilmiştir.