İş dünyası, markalar ve sektör temsilcileri, 2024 yılı Brand Week İstanbul etkinliği çerçevesinde Haliç Kongre Merkezi’nde bir araya geldi. Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun açılış konuşması ile başlayan etkinlik, günümüzün en önemli konularına dair derinlemesine analiz ve tartışmalara ev sahipliği yaptı.
“TBMM’DEKİ PARTİLERİN GENEL BAŞKANLARIYLA GÖRÜŞMEYE DEVAM EDECEĞİM”
İmamoğlu, görevden alınan belediye başkanı yerine geçici bir atama için belediye meclisinin seçim yapması gerektiğini ifade etti. “Evrensel hukuk ve demokrasi standartlarının önümüze koyduğu kurallar bunlardır” diyen İmamoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) partilerin genel başkanlarıyla bizzat görüşeceğini, görüşmeden kalanlarla iletişiminin süreceğini belirtti. “Hiç kimsenin bizlerin ısrar ve iyi niyetinden kurtulma şansı yok” diyerek kararlılığını vurguladı.
İmamoğlu’nun konuşmasında öne çıkan temalardan biri, teknoloji alanındaki adaletsizliktir. Bu adaletsizliğin, gelişmiş ülkeler ile yoksul ülkeler arasındaki eşitsizliği daha da derinleştirdiğini dile getirdi. “Gelişmekte olan devletlerin düşük gelirde birleşeceği korkusu yaygınlaşıyor ve bu, Türkiye için sahici bir beka sorunu olabilir” ifadesini kullandı. Teknolojik adaletsizliğin ve yapay zeka gelişimindeki gecikmenin, toplumsal eşitsizlikleri artırabileceği konusunda uyardı.
“GELİR DAĞILIMINDAKİ UÇURUM TOPLUMSAL BÜTÜNLÜĞÜ DERİN BİR BİÇİMDE SARSIYOR”
Gelir adaletsizliğinin, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde birçok sorunun temel sebebi olduğunu belirten İmamoğlu, son 20 yılda yaşanan ekonomik eşitsizliklerin toplumsal huzursuzlukların ana kaynağı olduğunu ifade etti. “Gelir dağılımındaki uçurum, sosyal uyumu tehdit ediyor; toplumsal bütünlüğü derin bir biçimde sarsıyor” diye konuştu.
Özellikle gelir adaletsizliğinin uluslararası düzeydeki etkilerini vurgulayan İmamoğlu, gelişmiş ülkelerin küresel ekonomik kaynakların büyük bir kısmını kontrol ettiğini ve bu durumun düşük ve orta gelirli ülkeleri daha savunmasız hale getirdiğini belirtti.
“BİR TARAFTAN DEMOKRASİDEN BAHSEDİP, DİĞER TARAFTAN YARGI MARİFETİYLE…”
İmamoğlu, temsilde adaletsizlik konusuna değinerek, ulusal ve küresel sistemin en büyük sorunlarından biri olduğunu ifade etti. “Bir taraftan demokrasiden bahsedip, diğer taraftan yargı marifetiyle seçilmiş siyasetçileri oyun dışına atarsanız, temsilde adaletten bahsedemezsiniz” dedi.
İmamoğlu iki temel seçenekle karşı karşıya olduklarını belirtti: “Parçalanma, kriz ve düzensizlikle şekillenen karanlık bir gelecek veya dayanışma ve iş birliğiyle inşa edebileceğimiz umut dolu bir dünya.” Bu adaletsizliklerin toplumları bölmekte olduğu konusunda uyarıda bulundu.
Toplumların ve liderlerin, bu zorlukları aşmak için kararlılıkla harekete geçmeleri gerektiğini vurgulayan İmamoğlu, daha umut dolu bir dünya inşa etmenin mümkün olduğuna inandığını belirtti. “Beklediğimiz aktörler bizleriz” diyerek sorumluluk almanın önemini vurguladı.
“ÜÇ BOYUTLU BİR POLİTİKA ÖNERİYORUM”
İmamoğlu, toplumsal refahı artırmak için üç boyutlu bir politika önerdi: Refah,
