Çorum’da ilginç bir boşanma davası, bölgede yaşayan bir çiftin yaşadığı sorunların yargıya taşınmasıyla gündeme geldi. Sabah gazetesinden Kerim Cengil’in haberine göre, bir vatandaş eşi aleyhinde, evine ve çocuklarına yeterince ilgi göstermediği, ev işlerini yapmadığı, sosyal ortamlarda kendisini yalnız bıraktığı, düğün ve cenazelere katılmadığı gibi gerekçelerle boşanma davası açtı. Ayrıca, eşinin anne ve babasına hakaret ettiğini ve fiziksel şiddet uyguladığını da iddia ederek tazminat talebinde bulundu.
KARISI DA KARŞI DAVA AÇTI
Kocası tarafından açılan davaya karşılık olarak kadın da kendi davasını açtı. Kadın, kocası hakkında psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, kendisine yeterince ilgi göstermediğini ve sorunlarıyla ilgilenmediğini ileri sürdü. Bu sebeplerle maddi ve manevi tazminat talep etti. Kadının karşı dava açması, davanın seyrini belirleyen önemli bir unsur haline geldi.
Çorum’daki yerel mahkeme, boşanma davasını inceledikten sonra, kadını ağır kusurlu bularak çiftin boşanmalarına karar verdi. Kadının tazminat talebi ise reddedildi. Bununla birlikte, mahkeme kadının kocasına toplamda 10 bin lira tazminat ödemesine de hükmetti. Bu gelişmeler, tarafların ilk aşamada karşılıklı olarak birbirlerini suçlamasına yol açtı.
“TARAFLAR EŞİT KUSURULU”
Yerel mahkemenin kararı, taraflardan biri tarafından istinafa taşındı. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi, bu dosyayı değerlendirerek, her iki tarafı da eşit kusurlu olarak kabul etti ve tazminat taleplerini karşılıklı olarak reddetti. Bu karar, boşanmanın ardından tarafların yaşadığı tartışmaların daha da karmaşık hale geldiğini gösteriyor.
İstinaf aşamasında, kadına yönelik kusurlar arasında özel günlerde erkeği yalnız bırakma, aile ziyaretlerinde bulunmama ve cenazelere katılmama gibi durumlar sıralandı. Ayrıca, erkeğin kusurlu davranışları arasında, kadına ilgisiz davranma, hafta sonları çocukları alarak kadını yalnız bırakma gibi durumlar yer aldı. Bu durumda, şiddet eylemleri tarafından iki tarafında zaten birbirine karşı geliştirdiği olumsuz tutumlar açıkça mahkemeye yansıdı.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, temyiz aşamasında istinaf kararını 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na uygun buldu ve onadı. Bu karar, sadece boşanma sürecinin hukuki boyutunu değil, aynı zamanda tarafların karşılıklı kusurlarının da yasal olarak nasıl belirlendiğini ortaya koymuştur. Böylece, davanın tüm seyrinde her iki taraf da benzer şekilde kusurlu bir konumda bulunmuş ve bu durum, ailenin yaşadığı sorunların daha derin bir analizin gerekliliğini göstermiştir.