Manisa Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, Salihli Belediyesi tarafından önerilen Devlet Bahçeli Kent Meydanı’nın isminin Atatürk Kent Meydanı olarak değiştirilmesine dair bir talep gündeme geldi. Bu talep üzerine yapılan toplantıda, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Grubu, Büyükşehir meclisini terk etti. MHP Grubu, önergenin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün isminin arkasına sığınılarak yürütülen bir siyasi oyun olduğunu savunarak itirazda bulundu. Öte yandan, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grubu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) konuşmasında terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’a yönelik sarf ettiği sözlerin, şehit ve gazi ailelerine hakaret niteliğinde olduğunu belirterek, bu ismin Salihli Kent Meydanı’ndan kaldırılması gerektiğini ileri sürdü.
Mecliste yapılan oylama sonucunda, Devlet Bahçeli Kent Meydanı’nın isminin Atatürk Kent Meydanı olarak değiştirilmesi talebi gündeme alındı ve bu teklif oy birliği ile kabul edildi. Bu durum, özellikle MHP ve AK Parti grubu tarafından tepki ile karşılandı. Oylamanın ardından, gündem maddesine karşı çıkan MHP ve CHP mensupları arasında hararetli tartışmalar yaşandı. Toplantının ardından dışarıda bekleyen MHP ve CHP grubu arasındaki gerginlik, karşılıklı sloganların atılmasıyla başladı ve kısa süre içerisinde fiziksel bir kavgaya dönüştü.
Yaşanan arbede sırasında durum kontrol edilemez hale gelince, olaylara polis ve zabıta ekipleri müdahale etti. Ekiplerin araya girmesiyle birlikte, iki grup bir süre sonra yatıştırıldı. Bu olay, Manisa’da siyasi tansiyonun ne denli yüksek olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Salihli de dahil olmak üzere, ülke genelindeki pek çok yerde siyasi çekişmeler ve kutuplaşmalar ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Özellikle mahalle isimleri, meydanlar ve anıtlarla tarihi figürlerin isimlerinin değiştirilmesi yönündeki tartışmalar, toplumda geniş yankı bulmakta.
Manisa Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında yaşanan bu olay, gündemdeki siyasi çekişmelerin yanı sıra, yerel yönetimlerin kararlarının ne denli önemli olduğunu da gözler önüne sermektedir. Herkesin bir şeklide etkilendiği bu gibi durumlar, vatandaşlar arasında da oluşturduğu sosyal ve kültürel etki itibarıyla dikkat çekmektedir. İlerleyen günlerde bu tür olayların yaşanmaması adına, Partiler arası diyalog ve uzlaşmanın teşvik edilmesi gerektiği düşünülmektedir. Bu bağlamda, siyasi grupların birbirleri üzerinden yaptıkları kimlik siyaseti, toplumsal barış açısından oldukça zararlı bir durum olarak değerlendirilmekte.
