Eskişehir’de, Cengiz Holding’in gerçekleştirmeyi planladığı altın madeni projesine karşı düzenlenen protesto yürüyüşü, geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu tarafından organize edilen bu etkinlik, Yediler Parkı’na doğru yapıldı. Yürüyüşe katılan yüzlerce vatandaş, doğal yaşam alanlarının ve su kaynaklarının büyük bir tehlike altında olduğunu vurguladı. Platform adına konuşan Mert Demir, Eskişehir’in topraklarının madencilik faaliyetleri ile ciddi bir tehdit altında olduğuna dikkat çekti.
“Sakarı Vadisi tehdit altında”
Mert Demir, yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı: “Eskişehir’imizin toprakları, ne yazık ki madencilik tehdidi altında. Yerli ve uluslararası maden şirketleri bu toprakların zenginliklerini yağmalamak için harekete geçti. Alpagut-Atalan bölgeleri, aynı zamanda Sakarı Vadisi’nin bulunduğu alanlarda, doğamız ve yaşam alanlarımız vahşi madencilik uygulamaları ile tehdit ediliyor. Doğal yaşamı, iklimi ve tarımı ile sadece şehrimizin değil, ülkemizin gözbebeği olan Sakarı Vadisi, hatalı bir şekilde büyük bir maden havzasına dönüştürülmek isteniyor. Aylardır, Mihalgazi İlçemiz’in Alpagut ve Tepebaşı İlçemiz’in Atalan mahalleleri arasında açılması planlanan siyanürlü altın ve gümüş madeni projesine karşı tüm Eskişehir halkı olarak mücadele ediyoruz. Ayrıca, Sakarya Vadisi içerisinde Sarıcakaya’nın Bilal Habeşi Mahallesi’nde yeni bir altın madeni açılması istendiğini öğrendik. Eskişehir Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, projeye ‘ÇED gerekli değildir’ kararı vererek, bu toprakları Koza Madencilik Şirketi’nin kullanımına açmış durumda.”
“Eskişehir’in yüzde 71’i madenlere ruhsatlandırılmış”
1990’lı yıllardan bu yana, özellikle Sivrihisar Kaymaz bölgesinde siyanürlü altın madeni işletmeciliği yapan Koza Madencilik Şirketi, genişletme talebinde bulunmuştu. Ancak mahkeme, bu talebe yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ranta doymayan Koza Madencilik Şirketi, mevcut faaliyetlerini Kaymaz’dan Sarıcakaya’ya kaydırarak, Bilal Habeşi mahallesinde yeni bir maden sahası açmayı hedefledi. Buradan çıkarılan maden cevherinin, kamyonlarla Kaymaz kasabasına taşınarak siyanür havuzlarında işlenmesi planlanıyor. Havasını, suyunu ve toprağını savunanlar olarak, “Alpagut ve Atalan’daki siyanürlü altın madeni projesi henüz başlangıç; birlik olup engellemezsek bütün Sakary Vadisi yok olacak” ifadelerini kullanıyoruz. Alpagut-Atalan için olan mücadelemiz devam ederken, gözleri dönmüş madencilik şirketleri, yasal engelleri aşmak için çeşitli yollar aramaktadır. Ayrıca, TEMA’nın raporuna göre, Eskişehir’in toplam yüzölçümünün yüzde 71’i 4. Grup madencilik için ruhsatlandırılmış durumda.