MUĞLA (İGFA) – Muğla’nın Milas ilçesinde yer alan Ören beldesinde, uzun süredir özveriyle Nazım Hikmet’i anma etkinlikleri düzenleyen emekli öğretmen Abdullah Uyanıker, bu yılki etkinliği gerçekleştiremeyeceğini duyurdu. Uyanıker, yetersiz teknik ve mali destek nedeniyle Nazım Hikmet Anma Gecesi’ni düzenlemenin imkânsız hale geldiğini ifade etti.
Geçtiğimiz yıllarda Milas Belediyesi’nden aldığı kısıtlı destekle etkinliği sürdürmeyi başaran Uyanıker, bu yıl belediyenin sağladığı sahne ve ses sistemi desteğinin kesilmesiyle adeta yalnız bırakıldığını belirtti. “Türkiye’de Ebru Gündeş gibi sanatçılara milyonlarca liralar harcayan belediyeler, yüzyılın şairi Nazım Hikmet’e küçük bir sahne ve ses sistemi desteğini bile çok görüyor” diyen Uyanıker, kültürel değerlere yeterince sahip çıkılmaması nedeniyle derin bir üzüntü yaşadığını dile getirdi.
BİR KÜLTÜR EMEKÇİSİNİN DİRENİŞİ
Nazım Hikmet ve Ahmet Arif gibi toplumcu şairleri anmak amacıyla on yılı aşkın bir süredir fedakârca çalışan Uyanıker, Ören’de kurduğu “Nazım Dostları” grubu ile her yıl etkinliği hayata geçiriyordu. Bu etkinliklerde halkın yoğun ilgi göstermesi nedeniyle çeşitli şiir dinletileri, müzik performansları ve slayt gösterileri sunuluyordu. Geçmiş yıllarda destek almak için elinden gelen çabayı gösteren Uyanıker, bu yıl artık çabalamanın bir fayda sağlamayacağını düşündüğünü ifade ederek büyük bir üzüntü yaşadı.
“KÜLTÜRÜN YOZLAŞMASINA KARŞI DURMALIYIZ”
Nazım Hikmet Anma Gecesi gibi etkinliklerin Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleştirilmesi gerektiğini belirten Abdullah Uyanıker, kültürel mirasın korunması ve sosyal yozlaşmaya direnç gösterilmesi için daha fazla dayanışmanın şart olduğunu vurguladı. Uyanıker’in anma gecesini yeniden hayata geçirebilmesi için gerekli olan destek sağlanıp sağlanamayacağı ise merak konusu olarak gündemde kalmaya devam ediyor.
Uyanıker, bu tür etkinliklerin sonucunda hem toplumsal bilincin artırılması hem de genç nesillere kültürel değerlere sahip çıkma konusunda bir örnek teşkil etmesi gerektiğinin altını çizdi. Ancak bunun sadece bireysel çabalarla mümkün olmayacağını, devlet ve yerel yönetimlerin de bu tür organizasyonlara gerekli desteği sunması gerektiğini ifade etti.
Sonuç olarak, Abdullah Uyanıker’in yaşadığı bu durum, sadece bir bireyin değil, aynı zamanda kültürel mirasın korunması ve yaşatılması noktasında birçok insanın aynı kaygıları taşıdığını gösteriyor. Nazım Hikmet gibi önemli bir şahsiyetin anılmasına yönelik böyle bir etkinliğin iptal edilmesi, kültürel değerlerin ne denli önem taşıdığına dair bir sorgulama yaratıyor. İlerleyen zamanlarda bu konuda gerekli adımların atılıp atılmayacağı ise hep birlikte beklenip görülecek.
