Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında önemli bir etkinlik düzenledi. Bu etkinlik “Erkek Diliyle Şiddeti Konuşuyoruz” başlığı altında gerçekleştirildi ve toplumsal cinsiyet eşitliği ile erkeklerin şiddetle mücadeledeki rolü üzerine etkili mesajlar sundu.
BURSA (İGFA) – Etkinlikte yer alan Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Dilek Üzümcüler, kadına yönelik şiddetle mücadelede farkındalığın artırılmasının hayati önem taşıdığını vurguladı. Üzümcüler, etkinliklerde medya ve eğitim alanında eşitlikçi bir dilin benimsenmesinin, toplumsal dönüşümün anahtarı olduğunu belirtti. “Bu tür etkinliklerle şiddetin altında yatan kök sorunları görünür kılmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Şiddet Normalleştirilmemeli”
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, etkinlikte yaptığı konuşmada toplumsal cinsiyet eşitliğine vurgu yaparak, Türkiye’de 2024 yılı henüz sona ermeden 224 kadının şiddet nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti. Bu durum karşısında sessiz kalmanın mümkün olmadığını belirten Bozbey, kadına yönelik şiddetin sadece kadınların değil, tüm toplumun sorunu olduğunu dile getirdi. “Çocukları insan odaklı bir anlayışla yetiştirerek şiddeti kökünden çözebiliriz” dedi.
“Erkekler Duygularını İfade Etmekte Zorlanıyor”
Psikolog Ferhat Aydın, etkinlikte yaptığı sunumda Türkiye’de erkeklerin duygularını ifade etmede yaşadığı zorlukların şiddetin temel sebeplerinden biri olduğunu kaydetti. Aydın, “Erkeklere ‘Ne hissediyorsun?’ diye sorduğunuzda genellikle cevap vermekte zorlanıyorlar. Duygularını bastıran erkekler, bu bastırılmış duyguları kontrolsüz bir şekilde şiddet olarak dışa vurabiliyor. Kadınlar ise problemleri fark edip çözüm için adım atma konusunda daha beceriklidir” ifadelerini kullandı.
Yönetmen Tufan Şimşekcan da etkinlikte yer aldı ve sanatın toplumsal farkındalık yaratmadaki rolüne değindi. Şimşekcan, ödüllü filmi “Ceylin” üzerinden mevsimlik tarım işçisi kız çocuklarının karşılaştığı zorlukları anlatarak, bu konudaki duyarlılığın artırılmasının gerekliliğini vurguladı.
“Şiddet Güç ve Korkudan Besleniyor”
Sosyolog Prof. Dr. Veysel Bozkurt ise şiddetin tarihsel ve toplumsal boyutlarını ele alarak, “Şiddet, tarih boyunca gücün bir aracı olarak kullanıldı. Ancak uygar toplumlar, şiddeti aşarak ortak kurallar ve hukuk üstünlüğü etrafında şekillenebildi. Bugün hâlâ dünyada güç ve korkuya dayalı bir düzen şiddeti körüklüyor” dedi. Bozkurt, toplumsal normların ve çocuklukta kazanılan yanlış değerlerin şiddeti beslediğine dikkat çekerek, “Çocuklara ‘Erkek adam ağlamaz’ gibi ifadelerle duygularını bastırmayı öğretmek, ileride şiddet eğilimli bireyler olmalarına neden olabilir. Eğitimden başlayan bir toplumsal değişim şarttır” şeklinde konuştu.
Etkinlik sonunda, tüm panelistlere ve katılımcılara katkılarından dolayı dernek üyeleri tarafından teşekkür plaketleri verildi. Böylelikle, kadına yönelik şiddetle mücadelede farkındalık oluşturacak olan bu etkinlik, önemli bir sosyal sorumluluk projesi olarak gündeme geldi.