MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 22 Ekim 2023 tarihinde, Abdullah Öcalan’ın PKK’nın lağvedildiğini Meclis’te açıklamasına yönelik dikkat çeken bir çağrıda bulunmuştu. Bu çağrı, Türkiye’deki siyasi dinamiklerin değişebileceği yönünde umutlar doğurmuştu.
Bahçeli’nin bu açıklamasından yaklaşık bir ay sonra, 20 Kasım 2023 tarihinde eski BDP Milletvekili Ufuk Uras, Bahçeli ile önemli bir görüşme gerçekleştirdi. Uras, bu görüşmenin detaylarını “Perspektif” adlı platformda paylaştı. Uras, “DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan’ın, ‘siyasi özne olarak biz her türlü katkıya hazırız’ ifadelerini Bahçeli’ye ilettiğini” belirtti. Bu görüşmenin ayrıntılarını, Bahçeli’nin onayı ile kamuoyuyla paylaştığını vurguladı.
Bahçeli’nin, görüşme esnasında, 1960’lardan beri devam eden kavganın sona erdirilmesi gerektiğini ifade ettiğini aktaran Uras, “Görüşme kısa ama oldukça olumlu bir atmosferde geçti ve ben Devlet Bey’i çağrısında son derece kararlı ve özgüvenli gördüm” şeklinde yorum yaptı. Uras, Bahçeli’nin yaptığı bu çağrının mevcut siyasi durumu değiştirebilecek potansiyele sahip olduğunu belirterek, “Memleketin en önemli ülkücü ve milliyetçi partisinin liderinin, yıllarca kavga etmekle bir yere varılamadığını ifade ederek Öcalan’a yaptığı çağrı, ezberleri bozdu” dedi.
Uras, bir sosyalist siyasetçi olarak, Bahçeli’den görüşme talep etmenin kendileri için de bir ezber bozma durumu olduğunu ifade etti. Siyasette diyalog ve temasın önemine dikkat çeken Uras, “Diyalog her zaman monologdan iyidir. Temas kurmak, temassızlıktan daha avantajlıdır” şeklinde konuştu. Uras, “Bir meşruiyet tartışması yürütülerek sonuç almak kolay değil. Buradaki amaç, diyalog zeminini oluşturmanın önemidir” dedi.
Bahçeli ile görüşmesinin ardından, bazı kesimlerin bu görüşmeyi “çorba etmekle” eleştirmesinin üzüntü verici olduğunu söyleyen Uras, “Bu eleştirileri yapanların yolu barış olmasa gerek” ifadelerini kullandı. Uras, bazı gazetecilerin ve aydınların bu görüşmeyi ciddiye alarak konuyu tartışmaya açmalarını istiyordu. Uras, “Keşke yapılan çağrıyı ciddiye alıp, uzatılan eli tutma gereğini anlayabilselerdi” diyerek, barışın öncelikli bir konu olması gerektiğini vurguladı.
Uras, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Bu barış eli, Erdoğan’a yarar gibi düşünceler yerine, toplumun barış umudunu öncelemeleri gereken bir durum var. Keşke yıllarca haksız yere hapiste yatan siyasi mahpusların umudunu da idrak edebilselerdi. Maalesef, insanın bazen bencilliği barışın öncelik taşıyamayacağı bir hâle gelebiliyor.” Bu bağlamda, Uras, barışın sağlanması için herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğinin altını çizdi.
Sonuç olarak, Bahçeli’nin çağrısı ve Uras’ın görüşmesi, Türk siyasetinin mevcut durumu açısından önemli bir gelişmeyi işaret ediyor. Bu durum, herkesin dikkatle takip etmesi gereken bir kırılma noktası oluşturuyor.
