Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan bir açıklamaya göre, son görüşmede Türkiye ve Rusya ilişkileri ile Suriye’deki güncel durumlar, ayrıca küresel ve bölgesel meseleler detaylı bir şekilde ele alındı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu görüşmede, Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğünü desteklemeye devam ettiğini ve adil, kalıcı bir çözüm için çabaladığını özellikle vurguladı. Bu bağlamda, Erdoğan, bölgede diplomasiye daha fazla yer açılması gerektiğini ve Suriye rejiminin siyasi çözüm sürecine aktif bir şekilde katılması gerektiğini ifade etti.
Erdoğan, Suriye’deki son gelişmelerin en önemli boyutunun sivillerin zarar görmemesi olduğunu belirtti. Bu konuda dikkatli olunması gerektiğini ve Suriye’nin daha büyük istikrarsızlıklara yol açmaması gerektiğini sözlerine ekledi. Türkiye’nin, Suriye’de sükunetin sağlanması için elinden gelen tüm çabayı göstereceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı, bu çabaların, hem bölgenin istikrarı hem de insanlık adına önemli olduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı zamanda Suriye’deki son olaylardan faydalanmaya çalışan terör örgütü PKK ve onun uzantılarıyla olan mücadelede Türkiye’nin kararlı tutumunu sürdüreceğini vurguladı. Türkiye’nin bu tür terör örgütlerine karşı alacağı tavır, ülkenin güvenliği açısından son derece önemli bulunuyor. Erdoğan, devletin ulusal güvenliğini tehdit eden unsurlara karşı her türlü tedbirin alınacağını da dile getirdi.
Görüşmenin ardından, bölgesel güvenlik meselelerinin ele alındığı ve işbirliği olanaklarının araştırıldığı belirtilirken, tüm bu gelişmeler ışığında Türkiye’nin Suriye krizinde aktif bir rol oynama konusundaki kararlılığının devam edeceği ifade edildi. Suriye’deki durumu korumak için sadece askeri değil, diplomatik kanalların da ön planda tutulması gerektiği vurgulandı. Erdoğan, uluslararası toplumun Suriye’deki siyasi çözüm süreçlerine daha fazla destek vermesinin önemine de dikkat çekti.
Sonuç olarak, Türkiye’nin yanı sıra Rusya’nın da bölgedeki durumu stabil hale getirmek adına atılacak adımlarda etkin bir rol oynaması gerektiği ifade edildi. Bu bağlamda, Erdoğan ve Rus muhatabı arasında yapıcı bir diyalog ortamı oluşmasının gerekliliği öne çıktı. Söz konusu görüşmelerde, hem ülkelerin ortak güvenlik kaygıları hem de insani yardımlar konusunda iş birliğinin artırılması gerektiği ifade edilerek, dostluk ilişkilerinin pekişmesi için çaba harcanacağına işaret eden ifadeler kullanıldı.
Genel hatlarıyla, Türkiye’nin Suriye’deki varlığı ve politikalarının sürdürülebilirliği konusunda adımlar atılmasının yanı sıra, bölgedeki genel huzur ve güvenliğin sağlanmasına yönelik yoğun çabaların sürdüğü anlaşılmaktadır. Tüm bu gelişmeler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen Türk dış politikasının dinamik ve aktif yapısını bir kez daha gözler önüne sermektedir.