CHP’li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, katıldığı bir canlı yayında yaşadığı bir olayı sosyal medya üzerinden paylaşarak dikkat çekti. Özcan, konuk olduğu Sözcü TV programından, yayının önceden belirlenen süresinin çok altında kalmasına ilişkin olarak “kovulduğunu” belirtirken, bu durumun kendisi için oldukça şaşırtıcı ve kabul edilemez olduğunu vurguladı. Özcan, “Program öncesinde yayının 1,5 saat süreceğini söylediler. 25 dakika canlı yayında kaldım ve ‘reklam arası veriyoruz’ dediler. Reklam arasında veda bile ettirmeden, beni kibarca kovdular” şeklinde ifadeler kullandı. Özellikle, bu tür bir muameleyi hayatında ilk defa gördüğünü belirterek, televizyon yayınlarında belirli bir adabın olması gerektiğini savundu.
Tanju Özcan, önceki akşam gazeteci Saygı Öztürk‘ün sunduğu “Başkent Kulisleri” adlı programa katıldı. Programın akışında, yayına devam ederken reklam arasına girilmesinin ardından Özcan izleyici karşısında görünmedi. Sosyal medya hesabından bu duruma dair bir paylaşımda bulunan Özcan, umduğunun aksine kısa sürede programdan çıkarıldığını ifade etti.
Özcan’ın X (eski Twitter) hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: “Birkaç gün önce Sayın Saygı Öztürk’ün daveti üzerine, bu akşam Bolu’dan kalktım, Sözcü TV’deki canlı yayına katıldım. Yayın öncesinde 1,5 saatin üzerinde süreceği belirtildi. Ancak 25 dakika sonra, ‘reklam arası veriyoruz’ dediler. Reklam arasında veda bile ettirmeden beni kibarca kovdular.” Özcan, bu tür bir uygulamayı kesinlikle hoş karşılamadığını belirterek, Sözcü TV’deki hiçbir canlı yayına katılmayacağını ve röportaj vermeyeceğini de ekledi.
Yaşanan bu olay, medya yansımalarında büyük ilgi uyandırdı. Özellikle sosyal medya kullanıcıları, Özcan’ın yaşadığı duruma tepki gösterdi. Bazı izleyiciler, söz konusu yayının sürekliliğinin sunulan içerik konusunda izleyicilere ne derece bilgi verdiği ve yayındaki konukların nasıl bir muamele gördüğü konusunda endişelerini dile getirdiler. Televizyon yayınlarının, teknik veya ticari nedenlerle kısa süreli kesintilere uğraması elbette sıklıkla karşılaşılan bir durum; ancak bir konukla bu şekilde bir veda seremonisi gerçekleştirmeden yolların ayrılması, programın profesyonelliği konusunda soru işaretleri oluşturabilir.
Sonuç olarak, Tanju Özcan’ın yaşadığı bu durum, medya sektöründeki yayın akışlarının yanı sıra konukların nasıl hissettiği üzerinde de tartışma yarattı. Halkın dikkatine sunulan bu tür olaylar, içerik sunma biçimleri ve medya etiği üzerine yeni tartışmaları da beraberinde getirebilir. Özcan’ın bir sonraki adımı ve tepkisinin nasıl şekilleneceği ise merak konusu oldu.
