İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından DEAŞ’a (Irak ve Şam İslam Devleti) yönelik gerçekleştirilen kapsamlı soruşturmalar sonucunda, örgüte yasa dışı yollarla fon sağladığı belirlenen 23 şüpheli hakkında gözaltı kararı alındı. Bu şüphelilerin, ‘Hawala’ adı verilen bir sistem aracılığıyla toplamda 100 milyon lira tutarında illegal para transferi gerçekleştirdiği tespit edildi. Hawala sistemi, geleneksel bankacılık sisteminden bağımsız olarak, para transferlerinin yapılmasına olanak tanıyan bir yöntemdir ve özellikle terör örgütleri tarafından sıklıkla kullanılmaktadır.
İzmir merkezli olan bu operasyon, 20 Aralık tarihinde Mersin, Adana ve Manisa illerinde eş zamanlı olarak düzenlenmiştir. Operasyonda, 16 şüpheli yakalanmıştır. Gözaltına alınan şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda, önemli miktarda döviz ve Türk Lirası ele geçirilmiştir. Bu aramalar sonucunda, 4 bin 110 dolar, 7 bin 205 euro, 434 bin 650 Türk Lirası, 40 gram ziynet eşyası ile çok sayıda dijital materyal ve doküman bulunmuştur. Ele geçirilen dijital materyallerin ve dokümanların, örgüte ait bilgi ve belgeleri içerip içermediği ise yapılan incelemelerin ardından netlik kazanacaktır.
Şüphelilerin emniyet işlemleri tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edilmiştir. Adliye işlemleri sonucunda, gözaltında tutulan 16 şüpheliden 4’ü savcılık ifadesi sonrasında serbest bırakılmış, 2’si ise adli kontrol şartıyla serbest kalmıştır. Ancak durumun ciddiyeti nedeniyle 10 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir. Bununla birlikte, yasa dışı yollarla yurtdışına çıktığı değerlendirilen 4 kişi ile firari durumda olan 3 şüphelinin yakalanması için çalışmalar devam etmektedir. Emniyet güçleri, bu kişilerin yakalanması amacıyla geniş kapsamlı bir operasyon yürütmektedir.
Bu gelişmeler, DEAŞ gibi terör örgütlerinin finansman kaynaklarının ne denli ciddi bir şekilde takip edildiğini ve bu tür yapılarla mücadeledeki kararlılığı göstermektedir. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı ve ilgili güvenlik birimlerinin yürüttüğü bu tür operasyonlar, tüm ülkede güvenliği sağlamak ve terörizme karşı koymak adına önem taşımaktadır. Bununla birlikte, ele geçirilen malzemelerin ve belgelerin incelemesi, terör örgütü ile ilişkili daha fazla kişi ve fonlama yapılan yerler hakkında önemli bilgiler sağlayabilir.
Tüm bu olaylar, Türkiye’nin terörle mücadelesinin ne denli önemli bir eşikte olduğunu ve bu konuda yapılan çalışmaların süreceğini göstermektedir. Terör örgütleri ile bağlantılı kişilerin takip edilmesi ve yakalanmaları noktasında yürütülen operasyonlar, hem ülke içindeki güvenlik hem de uluslararası düzeyde sağlanacak güvenlik işbirlikleri açısından kritik bir rol oynamaktadır. Önümüzdeki günlerde, bu şahıslara ait bağlantıların ortaya çıkması ve daha geniş bir ağa yönelik operasyonların yapılması mümkündür.
