Son dönemde Türkiye’de artan ekonomik zorluklar, açlık ve yoksulluk ile mücadele eden halk üzerinde ağır bir etkide bulundu. Bu bağlamda, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın vatandaşlara yönelik yaptığı ‘sabır’ ve ‘şükür’ çağrısı dikkat çekti. Ancak, Erbaş’ın lüks yaşam standartları ve konut masrafları karşılaştırıldığında bu çağrının samimiyeti sorgulandı. Ali Erbaş’ın, Ankara’nın en lüks semtlerinden biri olan Bilkent’te yer alan 450 metrekarelik tripleks konutunun aylık kira bedelinin yalnızca 975 TL olduğu ortaya çıktı.
Ali Erbaş’ın oturduğu bu üç kattan oluşan villanın tüm sabit giderleri, yani ısınma, elektrik, su ve telefon gibi masrafları kamu bütçesinden karşılanıyor. Erbaş’ın yanında 6 yakın koruma bulunduğu gibi, villasının güvenliği de özel olarak sağlanıyor. Bu durumda, kendisi ve çevresi için sağlanan lüks olanaklar, adeta zıt bir görüntü oluşturdu.
EMSALİ 110 BİN TL
Bilkent’teki emsal villaların fiyatları araştırıldığında, emlakçılardan ve internetten elde edilen verilere göre satış bedelinin 30 milyon TL’yi aştığı, kiraların ise yaklaşık 110 bin lira civarında olduğu tespit edildi. Bu durum, ortalama 9 emekli maaşına ya da 7 asgari ücret tutarına denk gelmektedir. Özellikle asgari ücretli çalışanlar arasında dayanışma sağlamakta zorlanan bireyler, 5 asgari ücretin bir araya gelmesiyle ancak bir aylık kirayı karşılayabilmektedir. Bu anlamda, halkın yaşadığı yoksullukla karşılaştırıldığında Erbaş için yapılan şükür çağrıları ironik bir hal alıyor. Halk da bu durum karşısında, “Ekmek elden su gölden, hayat onlara kolay. Ye kürküm ye” şeklinde yorumlarını dile getiriyor.
Resmi Gazete’nin 26 Aralık 2024 tarihli sayısında yayımlanan bir tebliğ, 2025 yılı itibarıyla yurtiçindeki kamu konutları için kira bedellerinin yeniden düzenlendiğini ortaya koydu. Buna göre, lojman kiralarına 2025 yılında yüzde 44’lük bir zam yapılması öngörülüyor. Bu artışla birlikte, Ali Erbaş’ın lojman kirasının 1.404 TL’ye çıkacağı belirtiliyor.
Erdoğan’ın Yavru Sarayı
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1150 odalı sarayının hemen yanında bulunan ve ‘yavru saray’ olarak adlandırılan yapı hakkında da bilgiler mevcut. Yavru saray, 250 oda kapasitesine sahip. Erdoğan çiftinin ikametgah olarak kullandığı bu saray, 104 metrekarelik kapalı havuz, 89 metrekarelik açık havuz, 153 metrekarelik mutfak, 2 tenis kortu ve bir acil tıp merkezi ile donatılmış durumda. Ancak, Erdoğan’ın bu saray için kira ödeyip ödemediği hususunda net bir bilgi bulunmamaktadır.
Sonuç olarak, Ali Erbaş’ın lüks yaşam koşulları ile yaptığı çağrılar arasındaki çelişki, Türkiye’deki sosyal adalet ve eşitlik tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Bu durum, kamu yöneticilerinin yaşam standartları ile halkın geçim derdi arasındaki makasın giderek açıldığını gösteriyor. Ekonomik zorluklar içerisinde olanlar ise yetkililere olan güvenlerinin sarsıldığını ifade ediyor.