Karabük iline bağlı Zopran köyüne ait Göklen Mahallesi, 9 Temmuz 2023 tarihinde gerçekleşen tarihi bir referandum sonucunda köy statüsünden ayrılmıştır. Bu referandum, köyün geleceği için önemli bir dönüm noktası olmuş ve köyün yeni kimliği üzerine düşünmeye sevk etmiştir. Ayrılma süreci sonrasında, bölgenin ilk muhtarı da seçilmiştir.
İçişleri Bakanlığı’nın 26 Temmuz 2024 tarihinde onayladığı ile beraber, köy artık “Cemal Ovası” adıyla anılmaya başlanmıştır. Cemal Ovası, Karabük beldesindeki 278’inci köy olarak resmi kayıtlara geçmiştir. Bu yeni köy, ulusal düzeyde de ilgi çekici bir gelişme olarak gündeme gelmiştir. Cemal Ovası’nda yaşayan köylüler, yeni muhtarlarını belirlemek üzere 24 Ekim 2024 tarihinde sandık başına gitmişlerdir.
Köyde toplamda 171 seçmen bulunmaktaydı ve köylüler, köy konağına kurulan sandıkta oy kullanma işlemini gerçekleştirmiştir. Muhtar adayları olarak Hayri Çalışkan ve Sezgin Urfa yarışmıştır. Bu süreçte, seçmenlerin aktif katılımı, yerel yönetimin belirlenmesi açısından büyük bir önem taşımaktadır.
153 KİŞİ OY KULLANDI
Seçim günü, 153 kişi oy kullanarak demokratik haklarını kullanmışlardır. Yapılan oylama sonucunda, Hayri Çalışkan 88 oy alarak köyün ilk muhtarı olarak seçilirken, Sezgin Urfa ise 62 oyda kalmıştır. Seçimde 3 oy ise geçersiz sayılmıştır. Bu sonuçlar, Cemal Ovası köyünün geleceği açısından önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir. Böylelikle, köy sakinleri kendi kendilerini yönetme yolunda da bir adım atmışlardır.
Cemal Ovası köyünün muhtarının belirlenmesi, köyün sosyal ve ekonomik hayatına yön verecek önemli bir gelişmedir. Muhtarın kim olduğunun belirlenmesi, köylülerin gelecekteki projeleri ve ihtiyaçlarının karşılanması noktasında kritik bir rol oynayacaktır. Hem Hayri Çalışkan hem de Sezgin Urfa, köyün gelişimi ve halkın refahı için çeşitli projeleri hayata geçirme hayali taşımaktadır.
Sonuç olarak, referandumla köy statüsünden ayrılan Cemal Ovası, bu önemli seçimle birlikte kendi yöneticisini belirlemiş ve yerel yönetimdeki katılımını pekiştirmiştir. Bu gelişme, köylüler için sadece bir yönetim değişikliği değil, aynı zamanda toplumsal bütünleşmenin ve yerel demokrasiye katkının bir göstergesi olmuştur.
