İsrail’in Suriye Planları ve Gelişmeler
İsrail’in Suriye’deki stratejileri son günlerde uluslararası medya tarafından geniş bir şekilde tartışılmaya başlandı. Özellikle İsrail Hayom gazetesi, İsrail’in kuzey cephesine yoğunlaştığını ve yeni bir tehdit algısı oluşturduğunu belirtmiştir. Bu bağlamda, 4 Ocak 2023 tarihinde İsrail Savunma Bakanı Israel Katz’ın, Başbakan Benyamin Netanyahu ile birlikte Suriye’de yürütülen Türk varlığına dair planlar üzerinde bir toplantı gerçekleştirdiği ifade edilmiştir. Bu toplantı, İsrail’in Suriye’deki durumu daha da derinlemesine analiz etmek ve askeri stratejilerini gözden geçirmek amacıyla yapılmıştır.
Devamında, 6 Ocak 2023 tarihinde Jerusalem Post gazetesinin yayınladığı habere göre, Nagel Komitesi’nin raporunda Türkiye’nin Suriye’deki varlığının bölgedeki istikrarsızlığı artırabileceği vurgulanmıştır. Raporda, “Suriye’den gelen tehdit, İran tehdidinden bile daha tehlikeli bir hal alabilir.” ifadelerine yer verilmesi, İsrail’in algısında önemli bir değişiklik olduğunu göstermektedir. Bu rapor Netanyahu tarafından da dile getirilmiş ve “Orta Doğu’da köklü değişikliklere tanık oluyoruz. İran uzun zamandır en büyük tehdidimizdi ancak arenaya yeni güçler giriyor. Beklenmedik durumlara karşı hazırlıklı olmalıyız.” şeklinde yorumlanmıştır. Böylece, İsrail’in gelecekteki stratejileri için bir yol haritası olduğu belirtilmiştir.
İsrail’in Azınlık Güvenliği ve Uluslararası Konferans Önerisi
İsrail kabinesi, Suriye Yönetimi’nde görev alan Ahmet Eş-Şara ile bölgedeki Dürzi ve Kürt azınlıklarının güvenliğinden endişe duyduğunu belirtmiştir. Bu konunun ele alınması amacıyla Suriye’ye yönelik bir uluslararası konferans düzenlenmesi önerilmiştir. Ayrıca, İsrail Enerji ve Altyapı Bakanı Eli Cohen, bu sürecin ev sahipliğini üstlenmeleri gerektiğini savunmuştur. İsrail’in kuzey sınırları içerisinde güvenliği sağlamak amacıyla mevcut kuvvet ayrımı anlaşmaları çerçevesinde muhaliflerin oluşturduğu tehditlere karşı savunma önlemlerinin etkinleştirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Suriye’nin Kantona Bölünmesi Gündemde
Beşar Esed yönetiminin çökmesiyle, üst düzey siyasi ve güvenlik yetkilileri, Suriye’deki tüm etnik grupların güvenliğini sağlamak ve haklarını korumak için Suriye’nin eyalet bölgelerine “kantonlara bölünmesi” önerisinde bulunmuştur. Bakan Kohen, bu görüşün uluslararası platformda incelenmesi gerektiğini ifade ederken, İsrail ile ilişkilendirilecek herhangi bir girişimin Suriye’de önemli bir direnişe neden olabileceği ihtimaline karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtmiştir. Bu durumda, stratejinin gizli kalması gerektiği vurgulanmıştır.
Suriye’deki Türk Varlığına Yönelik Endişeler
İsrail, Suriye’de kalıcı barış ve istikrar sağlamak amacıyla, Suriye’nin kantonlara bölünmesi fikrini desteklemekte ve kendi güvenlik çıkarlarını gözetmektedir. Bunun yanı sıra, Suriye’deki Türk varlığından duyulan endişe de dikkate alınmaktadır. İsrailli yetkililer, Türkiye’nin Suriye’deki varlığının, İsrail ile doğrudan çatışma riskini artırdığına dair uyarılarda bulunmuşlardır. Bu bağlamda, İsrail, bölgede Türk varlığının etkisini azaltmak amacıyla önlem alma girişimlerinde bulunmaktadır. Böylece, Suriye’nin gelecekteki yapısının, uluslararası ilişkiler ve güvenlik dinamikleri açısından büyük bir öneme sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Sonuç ve Gelecek Beklentileri
Sonuç olarak, İsrail’in Suriye üzerindeki stratejileri, sadece bölgesel güvenliği değil, aynı zamanda uluslararası ilişkileri de etkilemektedir. Türkiye ile olan ilişkilerin yanı sıra, Suriye’nin iç dinamikleri ve etnik grupların güven
