Dikkat! “Az miktardan bir şey olmaz” demeyin!
Besin alerjileri, günümüzde önemli bir sağlık sorunu olarak öne çıkmaktadır. Son yıllarda çocuklar arasında bu alerjilerin görülme sıklığı, yapılan araştırmalara göre na 20 yıl içinde %200 – %300 oranında artmıştır. Bu durum, çocuklarda besin alerjisi konusunda ebeveynlerin ve sağlık uzmanlarının dikkatli olması gerektiğinin altını çizmektedir. Özellikle ebeveynler tarafından sıkça kullanılan “Az miktardan bir şey olmaz.” ifadesi, son derece yanıltıcı olabileceği gibi, tehlikeli sonuçlar doğurabilir.
İlk olarak, besin alerjisi nedir kısaca özetlemek gerekirse; vücut bağışıklık sisteminin, belirli gıdaları zararlı olarak algılaması ve bu gıdalara karşı aşırı bir tepki vermesi olarak tanımlanabilir. Bu tepki, gıda alerjisinin türüne göre farklılık gösterebilir. Çocuklarda en sık görülen alerjik besin maddeleri arasında süt, yumurta, buğday, yer fıstığı ve deniz ürünleri yer almaktadır. Her bir alerjen, farklı semptomlara ve durumların yaşanmasına neden olabilmektedir.
Besin alerjilerinin belirtileri genellikle ciltte kaşıntı veya döküntü, sindirim sistemi problemleri (bulantı, kusma, ishal gibi) ve solunum sorunları şeklinde kendini gösterebilir. Bu tür belirtiler, alerjen maddenin vücutta yarattığı etkiden bağımsız olarak, az miktarda bile olsa ortaya çıkabilir. Dolayısıyla, “Az miktardan bir şey olmaz.” söylemi tamamen yanlıştır.
Özellikle 2025 yılına gelindiğinde, çocukların besin alerjileri ile ilgili dikkat edilmesi gereken unsurlar artarak devam etmektedir. Uzmanlar, besin alerjisi olan çocukların durumu hakkında ebeveynleri sürekli bilgilendirmekte ve dikkat edilmesi gereken noktaları vurgulamaktadır. Örneğin; eğer bir çocuk belirli bir gıda maddesine alerjik ise, bu gıda maddesinden tamamen uzak durulması gerekmektedir. Sadece az miktarda olması, vücutta önemli tepkimelere neden olabilir.
Bu bağlamda, bazı ebeveynler, çocuklarının alerji testleri negatif çıktığında rahatlayıp, bu tür gıdaları yedirmekte bir sakınca görmüyor. Ancak, uzmanlar bu durumun yanıltıcı olabileceğine işaret ediyor. Alerji testleri her zaman doğru sonuç vermeyebilir ve alerjinin gelişim süreci bazen uzun vadeli, bazen de acil tepki gösterebilir. Bu anlamda, ebeveynlerin aşırı rahatlamaları, çocuklarının sağlığı açısından tehlikeli bir durum oluşturabilir.
Özellikle küçük yaşlarda alınan yanlış kararlar, bireylerin hayatında uzun süreli sorunlar yaratabilir. Bu sebeple çocuklar için sağlıklı ve alerji riski taşımayan gıdaların belirli periyotlarla tüketilmesi önerilmektedir. Ebeveynler, çocuğun alerji durumunu gözönünde bulundurarak, alerjenleri içermeyen veya az miktarda içeren alternatif gıdalar hazırlamalıdır.
Son yıllarda, beslenme ve sağlık alanında yapılan geliştirmeler ve araştırmalar, çocuklarda besin alerjilerinin daha iyi anlaşılmasını sağlamıştır. Araştırmalar, alerjik hastalıkların önlenmesine yönelik farklı stratejilerin geliştirilmesine yardımcı olmaktadır. Buna bağlı olarak, alerjenlerle karşılaşma riskini azaltan gıda ürünlerinin ve tariflerinin araştırılması, ebeveynlere yardımcı olabilecek önemli bir unsurdur.
Anne babaların besin alerjisi olan çocukları için şüpheli gıdalardan kaçınmaları dışında, sağlıklı beslenme konusunda da dikkatli olmaları gerekmektedir. Gıda alerjileri, çocukların psikolojik durumu üzerinde belirgin bir etkide bulunabilir. Bu nedenle, çocukların duygusal ve sosyal gelişimleri için sağlıklı bir beslenme programı uygulamak, ebeveynlerin öncelikleri arasında olmalıdır. Bu tür destek, eğer çocuklar okul çağındaysa daha da önem kazanır, z