Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde, 4 Haziran 2024 tarihinde meydana gelen talihsiz bir olay, iki akraba aile arasında süregelen bir husumetin trajik bir sonuç doğurmasına yol açtı. ‘Kız isteme’ nedeniyle aralarında daha önce yaşanan gerginlikler, aynı aileden olan bireylerin karıştığı bir kavgaya dönüştü. Olayın merkezinde, Aydın Çiçek adındaki bir kişi yer almakta olup, bu kişinin, kavga sırasında ateş açarak, yalnızca 22 yaşındaki, 3,5 aylık hamile yeğeni İpek Çiçek’in ölümüne neden olması bulunmaktadır. Aydın Çiçek, tutuklu yargılandığı davada, ‘Gebe olduğu bilinen kadına karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Olayın gelişimi, Akdurak Mahallesi Akçakayran mevkisinde gerçekleşti. Husumetli olan iki aile arasında çıkan tartışma, hızla kavgaya dönüştü. Bu kavga esnasında Aydın Çiçek, tabancasını çıkararak havaya ateş açtı. Ancak, tabancadan çıkan mermilerden biri doğrudan yeğeni İpek Çiçek’in karnına isabet etti. Bu olay sırasında, Aydın Çiçek’in oğul akrabası S.Ç. de, babasının elinden tabancayı alıp ateş açtı ve bu esnada 10 yaşındaki Azat O. yaralandı. İpek Çiçek, tüm tıbbi müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Azat O. ise aldığı yaralar nedeniyle hastanede tedavi altına alındı, ardından ise taburcu oldu. Olayın ardından Aydın Çiçek tutuklandı, S.Ç. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Davanın karar duruşması, Kocaeli 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirildi. Duruşmaya, tutuklu sanık Aydın Çiçek, ölen İpek Çiçek’in eşi Emre Çiçek ve annesi Semiha Demirkıran katılırken, S.Ç. ise başka bir suçtan hükümlü olduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya katıldı. Aydın Çiçek, duruşmada, “İpek, benim gibi sevdiğim biriydi. Silah elimde patladı; bilerek yapmadım. Kimseye silah doğrultmadım. Kasıtlı bir eylemde bulunmadığım için tahliyemi istiyorum. Olay yerinde yaşanan kalabalığı dağıtmak için havaya ateş etmek istedim, fakat merminin yeğenim İpek’e denk geldi. Bu olay tamamen kazara oldu” şeklinde ifadelerde bulundu.
S.Ç., olay günkü durumunu açıkladı ve “Kimse zarar görmesin diye babamın elindeki silahı aldım ve elimde patladı. Kazara olay meydana geldi” diye belirtti. İpek Çiçek’in annesi Semiha Demirkıran ise, kardeşinin kızı kasten öldürmediğini, silahın elinde patladığını savundu. Kızının kendi eliyle büyütüldüğünü öne süren Demirkıran, kardeşi hakkında şikayette bulunmadığını vurguladı ve “Kardeşim karınca bile öldürmezdi” şeklinde konuştu. Ayrıca, Emre Çiçek de şikayetinden vazgeçti.
Mahkeme heyeti, Aydın Çiçek’in ‘Gebe olduğu bilinen kadına karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. S.Ç. ise ‘kasten yaralama’ suçundan 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırıldı. Bu durum, hem iki aile hem de toplum için derin bir üzüntü kaynağıydı. Aile içindeki husumetlerin bu denli ölümcül sonuçlar doğurması, toplumsal ilişkilerin ve aile dinamiklerinin ne denli hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Olayın yol açtığı sonuçlar, güvenlik güçleri ve adalet sistemi üzerinde de önemli bir etki bıraktı. Bu tür durumların ön