NASA’nın uzay aracı Lunar Reconnaissance Orbiter (LRO) kamerası, Ay’ın önünden sörf tahtasına benzeyen gizemli bir cismin geçtiğini kaydetti. Daha sonra yapılan araştırmalar sonucunda bu cismin Güney Kore’nin Ay gözlem aracı Danuri olduğu anlaşıldı. 5-6 Mart tarihleri arasında NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’ndeki bir ekip, Güney Kore’ye ait olan bu uzay aracının fotoğrafını çekmeyi başardı. Çekilen fotoğraf, Danuri’nin Ay’ın etrafında Dünya’nın uydusu ile neredeyse paralel yörüngelerde hareket ettiğini gösteriyordu. Bu olayın özel bir yanı da, LRO kamerasının çok kısa pozlama süresine sahip olması ve Danuri’nin fotoğrafını net bir şekilde çekmeyi zorlaştırmasıydı. Ancak Kore Uzay Araştırmaları Enstitüsü’nün ekibi bu zorluğu aşmayı başararak uzay aracının net bir fotoğrafını elde etti.
Çekilen fotoğrafta ilginç bir detay belirdi. Danuri’nin görüntüsü, aslında olduğundan çok daha uzun gözüküyordu. Bu durumun sebebi, Danuri ile LRO arasındaki yaklaşık 11.500 kilometrelik hız farkıydı. Bu hız farkı, uzay aracının görüntüsünün “10 katına kadar uzatılmış” gibi gözükmesine yol açtı. LRO, 2009 yılında fırlatıldı ve Ay yüzeyini detaylı bir şekilde haritalandırarak iniş alanları ve lav tüpleri gibi önemli noktaları keşfetme görevini sürdürüyor. Halen Ay yüzeyinin yaklaşık yüzde 98,2’sini haritalandırmayı başarmış durumda. Diğer yandan, Güney Kore’ye ait olan Danuri adlı uzay aracı, Ağustos 2022’de fırlatılmış ve Ay yörüngesine giren ilk Koreli uzay aracı olma özelliğini taşımaktadır. Danuri’nin görevleri arasında, uzay interneti gibi yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve test edilmesinin yanı sıra Ay yüzeyinin topografik haritalarının oluşturulması da bulunmaktadır.
Sonuç olarak, NASA’nın LRO kamerası tarafından çekilen fotoğraf sayesinde Ay’ın önünden geçen ve sörf tahtasına benzeyen gizemli cismin aslında Güney Kore’ye ait olan Danuri uzay aracı olduğu anlaşıldı. Uzay aracının uzun görünmesinin sebebi ise LRO ile arasındaki hız farkıydı. Bu olay, hem uzaya yönelik yapılan keşiflerin önemini göstermesi açısından hem de uluslararası iş birliği ve teknoloji alanındaki gelişmeleri vurgulaması açısından önemli bir olay olarak kayda geçti.