Londra’nın başkenti İngiltere’de, Filistin’e destek gösterisi düzenlendi. Göstericiler, İsrail’e silah ihracatına tepki göstererek, hükümetten silah satışına son verilmesini talep ettiler. Russell Meydanı’nda toplanan göstericiler, Filistin bayrakları ve pankartlarla Parlamento Meydanı’na yürüyerek Gazze’de yaşanan soykırıma dikkat çektiler. Bu sırada bir grup İsrail yanlısı da karşı gösteri düzenleyerek Filistin destekçilerini provoke etmeye çalıştı. İngiliz polisi, iki grup arasında güvenlik önlemleri aldı ve provokasyon girişimini engelledi. Provokasyon çabalarına rağmen, göstericiler barışçıl bir şekilde protestolarını sürdürdüler.
Filistin destekçilerinden biri olan 31 yaşındaki Steve, İsrail’in Filistin halkına yaptığı zulme ve ölümlere dikkat çekerek uluslararası toplumu bu konuda duyarlı olmaya çağırdı. Steve, Filistin halkına ait toprakların geri verilmesini ve işgale son verilmesini talep etti. Ayrıca İngiltere’nin İsrail’e silah ihracatını durdurması gerektiğini belirtti. İngiliz hükümeti ise, son yıllarda İsrail’e yapılan silah satışları nedeniyle artan baskılar altında. Uluslararası yardım kuruluşu Dünya Merkez Mutfağı’nın çalışanlarının öldürülmesinin ardından İsrail’e silah ihracatının askıya alınması çağrılarına karşın, Başbakan Rishi Sunak bu talepleri reddetti.
İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron ise İsrail’e silah ihracatı konusunda açıklamalarda bulundu. Cameron, İngiltere’nin silah ihracat lisansları konusundaki pozisyonunu değiştirmeyeceğini belirterek, Gazze’deki insani durumdan endişe duyduklarını ve silah satış lisanslarının askıya alınmaması gerektiğini savundu. Cameron, İsrail’in İngiltere için stratejik bir savunma ortağı olduğunu vurguladı.
Sonuç olarak, Londra’da gerçekleşen bu gösteri, Filistin’e ve Gazze’ye destek amacıyla düzenlenmiş olsa da, İsrail destekçilerinin provokasyon girişimiyle karşı karşıya kalmıştır. İngiltere’deki hükümet ise, İsrail’e silah satışı konusunda artan eleştirilere rağmen politikasını değiştirmeye yanaşmamaktadır. Bu durum, Filistin-İsrail çatışmasının uluslararası boyuttaki yansımalarını ve hükümetlerin bu konudaki tutumlarını da gözler önüne sermektedir.
