Drake Geçidi, dünya üzerindeki en tehlikeli deniz sularından biridir ve Güney Amerika’nın Horn Burnu ile Antarktika’nın Güney Shetland Adaları arasında bulunmaktadır. Büyük Okyanus ile Atlas Okyanusu’nu birbirine bağlayan bu bölge, güçlü akıntıları, dondurucu suları, şiddetli rüzgarları ve devasa dalgalarıyla bilinmektedir. Drake Geçidi, Antarktika kıtasından diğer kara kütlelerine en kısa mesafedir ve 16. yüzyıl İngiliz kaşifi Sir Francis Drake’ten adını almıştır.
Drake Geçidi, dünyanın en güçlü okyanus akıntılarından bazılarına sahiptir ve herhangi bir kara kütlesinden gelen dirençle karşılaşmadığı için sular çok büyük miktarda kuvvet üretebilmektedir. Bu geçidin fırtınalarla çevrili olmasının nedeni, donmuş Antarktika kıtasını çevreleyen Güney Okyanusu’nun karayla kesintisiz olması ve güçlü rüzgarların engellenmeden dünyanın etrafında esebilmesidir. Bunun sonucunda devasa dalgalar oluşmakta ve geçitten geçen gemiler için büyük risk oluşturmaktadır.
2019 yılında altı cesur kaşif, doğa şartlarına karşı 13 günlük bir savaşta Drake Geçidi’ni kürek çekerek geçen ilk insanlar olmuşlardır. Bu zorlu yolculuk sonunda ekip üyeleri büyük miktarda kilo vermiş ve uykusuzluktan etkilenmiştir. Günümüzde ise Drake Geçidi’nden geçen insanlar genellikle Antarktika’ya seyahat ederken macera dolu bir yolculuk yapmaktadırlar. Ancak modern gemiler geçişi daha güvenli hale getirmiştir.
Drake Geçidi, Antarktika’yı soğuk tutmada önemli bir rol oynamaktadır. İklim modelleri, geçidin Antarktika’nın soğumasına büyük ölçüde katkıda bulunduğunu ve buzulların erimesini engellediğini göstermektedir. Eğer Antarktika daha sıcak bir yer olsaydı ve buzullar eriyip deniz seviyesi yükselseydi, gezegen için büyük bir tehdit oluşturabilirdi. Bu nedenle, Drake Geçidi’nin tehlikeli olmasına rağmen gezegenin korunmasına yardımcı olduğu düşünülmektedir.