Eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partinin son kurultayıyla ilgili “şaibeli” iddialar üzerine açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, CHP yönetiminin bu iddialara yanıt vermesi gerektiğini belirtirken, “Yapmıyorsanız, sükut ikrardan gelir; o zaman burada başka bir şey var demektir” ifadelerini kullandı. Bu çıkış, Kılıçdaroğlu’nun kurultaya dair duyduğu rahatsızlığı açıkça ortaya koymakta.
Son kurultayda yaşanan gelişmeler ve Kılıçdaroğlu’nun tutumu, parti içindeki dinamiklerin değişebileceğini işaret ediyor. Kılıçdaroğlu’nun, pazar günü yapılacak olağanüstü kurultayda aday olup olmayacağı konusundaki belirsizlik devam etse de, yaptığı açıklamalar, aday olma olasılığına işaret etmektedir. Bu durum, partinin içindeki çeşitli fraksiyonların da dikkatini çekmiştir.
KILIÇDAROĞLU “ADAY DEĞİLİM” DEMEDİ
Kılıçdaroğlu, Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk’ün sorularını yanıtlarken “Aday değilim” ifadesini kullanmamıştır. Bu durum, Kılıçdaroğlu’nun henüz kesin bir karara varmadığını ve adaylık konusundaki duruşunun açık olmadığını göstermektedir. Kendisi, “Ben, ilk genel başkan olduğu günden beri hiçbir zaman ‘Genel başkan adayıyım’ demedim. Yani, genel başkan adayı olacağım diye konuşmadım,” ifadesini kullanarak, adaylık konusundaki belirsizliğini sürdürmüştür.
Kılıçdaroğlu; partinin demokratik bir kurultay yapması gerektiğini vurgulayarak, kurultayın yapılmasına dair kararı kutlama mesajıyla kutladığını belirtmiştir. “Dolayısıyla o mesajımın arkasındayım. Alınan doğru bir karardı. Hiçbir zaman ‘Ben adaylığa, genel başkanlığa talibim’ diye hiçbir yerde ifadem olmadı,” diyerek, genel başkanlık meselesinde, belirli bir pozisyonda olmadığını ortaya koymuştur. Bu açıklamanın ardından, kurultayda kimlerin aday olacağına dair spekülasyonlar başlamıştır ve bu durum, Kılıçdaroğlu’nun tercihine bağlı olarak muhalefet cephesinde önemli değişiklikler yaratabilir.
60 DELEGENİN İMZASI GEREKLİ
CHP’nin Kurultay Yönetmeliği, Kılıçdaroğlu’nun kurultaya katılabilmesi için belirli gereksinimleri içermektedir. Bu yönetmeliğe göre, Kılıçdaroğlu’nun aday olabilmesi için totalde 1,200 delegenin yüzde 5’inin (yani 60 delegenin) imzası gerekmektedir. Bu husus, partinin iç işleyişi ve demokrasi anlayışı açısından önem arz etmektedir. Yönetmelikte şöyle bir düzenleme mevcuttur: “Adaylar seçimlere geçilmeden önce saptanır. Aday olmayanlar seçilemez. Genel Başkan adayı olmak için üye tam sayısının en az yüzde beşinin yazılı önerisi gerekir. Genel Başkan adaylarından sadece birisi için imza verilebilir.”
Bu düzenleme, partinin iç mekanizmasının nasıl çalıştığını ve delegelerin önemini gözler önüne sermekte. Kılıçdaroğlu, bu süreçte hangi adımları atacak, kaç delegenin destekleyeceği gibi konular merakla beklenmektedir. CHP, son dönemdeki seçim yenilgilerinin ardından içindeki bu gibi tartışmalarla gündeme gelmeye devam ederken, Kılıçdaroğlu’nun bu kurultaydaki tavrı ve kararları önemli bir belirleyici olacaktır.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları ve genel tutumu, partinin geleceğini ve iktidara gelme hedefini de doğrudan etkileyecektir. Parti içindeki bu belirsizlikler, aynı zamanda CHP’nin kendisine yeni bir yön arayışının açık bir göstergesi olarak yorumlanmaktadır. Kılıçdaroğlu’nun ilerleyen günlerde yapacağı
