Adana’da meydana gelen bir dolandırıcılık olayı, kendisini MİT (Milli İstihbarat Teşkilatı) görevlisi olarak tanıtan M.A.A. isimli şüphelinin, 2022 yılında gerçekleştirdiği bir dolandırıcılık planını içermektedir. M.A.A., bu eylemi sırasında arkadaşları M.K. ve M.K. ile birlikte hareket ederek, toplamda 16 mağduru, yasa dışı yollarla Amerika Birleşik Devletleri’ne götürebileceğini iddia etti.
‘SİZİ ABD’YE GÖTÜRECEĞİM’
M.A.A., mağdurlarına önce Afrika’nın bir ülkesine gideceklerini, daha sonra oradan ABD’ye geçiş yapacaklarını söyledi. Bu süreçte, kamu görevlileriyle olan iyi ilişkilerini kullanarak mağdurların güvenini kazanan M.A.A., toplamda 128 bin 400 dolar topladı. Dolandırıcılık sırasında tanıştığı Adana Emniyet Müdürlüğü’nde görevli komiser yardımcısı S.A.’yı da MİT görevlisi olduğuna inandırıp, “Seni MİT’e aldıracağım” şeklindeki yalanıyla kandırdı.
GÖZALTINA ALINMA NUMARASI YAPTI
22 Mayıs 2022 tarihinde, M.A.A. ve arkadaşları M.K. ve M.K. ‘ABD’ye gitme’ bahanesiyle 16 mağduru Adana Havalimanı’na çağırdı. Bu süreçte, devletin ücretsiz uyguladığı sarıhumma aşısı olmaları için her bir mağdurdun 100’er dolar ödemesi istendi. Mağdurlar, uçağa bindikten sonra İstanbul Havalimanı’na yönlendirilmişti. Ancak, şüphelilere bir daha ulaşamayınca dolandırıldıklarını anladılar ve Adana’ya geri döndüler.
Olayın ardından, mağdurlar M.A.A.’nın evine gidip durumu araştırmaya başladı. Bu esnada devreye giren komiser yardımcısı S.A., M.A.A. ve diğer şüphelileri polis aracıyla görev yaptığı polis merkezine götürdü. Fakat, S.A. şüphelilere çay ve kahve ikram ettikten sonra serbest bıraktı ve durumu kontrol altına almadı.
BİRBİRİNİ SUÇLADILAR
Bu dolandırıcılıkla ilgili olarak mağdurların, savcılığa başvurması üzerine, 25 Mayıs 2022 tarihinde isimleri geçen şüpheliler hakkında bir yakalama kararı çıkarıldı. Adreslerine yapılan operasyon sonucunda gözaltına alınan M.A.A., kendisini MİT görevlisi olarak tanıtmadığını ve kimseyi de dolandırmadığını öne sürerek, tüm suçu arkadaşları M.K. ve M.K.’ye attı. Diğer şüpheliler ise, dolandırıcılık eyleminin M.A.A.’nın inisiyatifiyle gerçekleştiğini iddia etti. Bu süreçte, M.A.A., M.K., M.K. ve S.A. tutuklanarak, 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Davanın ilk duruşmasında, tüm sanıklar, tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. S.A. ise mahkeme kararıyla mesleğine yeniden döndü. Olayla ilgili mağdurların zararlarının bir kısmının giderildiği bildirilmiştir. Ayrıca, tutuksuz yargılanan şüphelilerin, 14 Nisan tarihinde hakim karşısına çıkacakları belirtilmiştir.
Bu olay, dolandırıcılığın ne kadar karmaşık ve dikkatlice planlanmış olabileceğinin bir örneğidir. Üstelik, kamu görevlilerinin de bu gibi dolandırıcılık olaylarına karışması, durumun ciddiyetini artırmaktadır. M.A.A.’nın ve arkadaşlarının, mağdurları nasıl bir düzene soktuğu ve güvenlerini nasıl kazandığı, mahkeme sürecinde dikkatle incelenmektedir. Mağdurların yaşadığı maddi ve manevi zararların bir an önce giderilmesi ve sorumluların adalet önünde hesap vermesi, mağdur yakınlarının en büyük beklentisidir.
Sonuç
