Ekrem İmamoğlu’ndan Dikkat Çeken Açıklama
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisine yönelik başlatılan soruşturma nedeniyle tutuklanarak görevden alınmasının ardından sosyal medyada önemli bir paylaşımda bulundu. Bu paylaşımında, kendisine açılan davaları sıralarken özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek dikkat çekici bir çağrıda bulundu.
İmamoğlu, paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Aziz Milletim; aşağıda sıralanmış olan davalar kendi koltuk hırsı için; rakibini devre dışı bırakmak, siyasi yasak getirmek ve millet iradesini gasp etmek için bir avuç hakkaniyetsiz insan tarafından uydurulmuş davalardır:”
Sonrasında İmamoğlu, kendisine açılan bir dizi davayı şu şekilde listeledi:
- Ordu Havalimanı VIP davası,
- Seçim iptal etme davası,
- Büyükçekmece davası,
- “Ahmak” davası,
- “İBB’de 550 terörist var” davası,
- Başsavcıya hakaret davası,
- Hakkımda usulsüz rapor yazmış bilirkişiye suç duyurusunda bulunmama rağmen benim aleyhime açılan “bilirkişi” davası,
- Diploma iptali,
- Boş iddialar, yalan ifadeler ve gizli tanık marifetiyle oluşturulmuş yolsuzluk davası,
- Uydurma bağlantı iddiaları ile oluşturulmuş terör davası ve kayyum girişimi,
- Ve daha nice mesnetsiz soruşturmalar…
İmamoğlu, bu davaların özelliğine dikkat çekerek, “Bütün bu davaların asıl savcısı olan kişiye sesleniyorum; seni mertçe yarışa çağırıyorum. Korkma gel yarışalım. Sandıkta bu aziz millet kararını versin. Millet cesaretli ve mert olanı sever. Var mısın?” ifadeleriyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a doğrudan bir yarış teklifinde bulundu.
Bu açıklama, ülke gündeminde geniş yankı buldu. İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından siyasetteki gerilim daha da tırmandı. İBB Başkanı’nın bu meydan okuması, siyaset sahnesinde birçok tartışmayı da beraberinde getirdi. Sosyal medyada bu açıklama büyük ilgi toplarken, destek mesajları ve eleştiriler de yağmur gibi yağdı. İmamoğlu’nun tutukluluğu ve ardından gelen bu meydan okuma, siyasi arenada önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Son dönemlerde İstanbul’da ve Türkiye genelinde yaşanan siyasi çatışmalar, yerel seçim çalışmalarının önüne geçerken, İmamoğlu’nun durumu ve ifadesi, milletin iradesinin ne yönde şekilleneceği konusunda büyük bir merak uyandırdı. Bu bağlamda İmamoğlu’nun çağrısı, muhalif kesim tarafından bir umudun ifadesi olarak algılanırken, iktidar cephesinden nasıl bir karşılık bulacağı ise dikkatle izlenecek.
İmamoğlu’nun yaklaşımı, sadece kendi durumu açısından değil, aynı zamanda Türkiye’nin demokrasi algısının geleceği açısından da kritik