Türkiye’de ekonomik zorluklarla boğuşan dar gelirli ve emekli vatandaşlar için ucuz et arayışları devam ederken, kamu kurumlarının israf ve lüks tüketimleri tepki çekmeye devam ediyor. Son olarak Elazığ Harput Dini İhtisas Merkezi’nde yapılan yemek ihalesi ve özel yemek listesi eleştirilere neden oldu. CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Diyanet’in şaşaalı tüketimi konusunda sert eleştirilerde bulundu. Erol, Diyanet’in lüks ve israf içeren ihale ve yemek listesini hangi gerekçelerle savunacağını sorguladı.
Erol’a göre, ülkenin ekonomik zorluklarının ortasında Diyanet’in lüks tüketim ve israfı kabul edilemez bir durumdur. Milyarlık bütçesi ve lüks araçları ile gündeme gelen Diyanet’in Elazığ’daki ihalesi ise tepkileri üzerine toplamıştır. Milyonlarca yurttaşın et tüketememe ve beslenme sorunları karşısında, Harput Dini İhtisas Merkezi’nin lüks yemek listesi endişe vericidir. Erol, bu durumu Meclis ve kamuoyu nezdinde gündeme getirerek gereken adımları atmaya hazır olduğunu belirtti.
Harput Dini İhtisas Merkezi’nin 190 aday din görevlisi için yaptığı 13 milyon TL’lik yemek ihalesi, Aşsa Grup Yemekçilik Şirketi tarafından kazanıldı. İhale dosyasında yer alan yemek menüsü ise büyük eleştirilere neden oldu. Menüde haftanın dört gününde et ağırlıklı yemekler, haftanın üç gününde ise sebze yemekleri ve etli yemekler sunulacağı belirtildi.
Diyanet İşleri Başkanlığı ise yapılan açıklamada, ihalenin tüm yasal prosedürlere uygun şekilde gerçekleştiğini belirtti. Aday din görevlilerinin eğitim merkezlerinde yemek hizmeti alımının standart prosedürlere göre yapıldığı vurgulandı. İhaleden gelen tekliflerin incelendiği ve kişi başı günlük azami miktarın belirlendiği belirtilerek, ihale sonucunun belirlenen ölçüler dahilinde gerçekleştiği açıklandı.
Bu gelişmeler üzerine, kamuoyunda Diyanet’in lüks ve israf içeren tüketimine karşı tepkiler artmaya devam ediyor. Dar gelirli ve daha az imkanı olan vatandaşlar için yapılan israfın ve lüks tüketimin artık sorgulanması gerektiği dile getiriliyor. Gürsel Erol’un eleştirileri de bu çerçevede şekillenirken, Diyanet’in bu konudaki politikaları ve harcamaları daha fazla gündeme gelmeye devam edecek gibi görünüyor.
