Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, Soma’da meydana gelen madenci faciasının 10. yılında Madenci Anıtı önünde toplanarak, 301 madencinin anısını yaşattı. Anma etkinliğine DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ferit Şenyaşar da katıldı. Ayrıca, Soma, Ermenek, Amasra ve İliç gibi maden facialarında hayatını kaybeden işçilerin de hatırlandığı basın açıklamasında konuşan Bağımsız Maden-İş temsilcisi, cezasızlığa vurgu yaptı. Kendisi ve diğer aktivistler, 301 madencinin aileleri, avukatlar ve duyarlı insanlar sayesinde bugüne kadar sürdürülen mücadelenin önemine dikkat çekti. Bu süreçte patronlara karşı adil bir yargılama talebiyle çaba harcayan ekip, yargıda yaşanan vesayet ve siyasi müdahaleler yüzünden hayal kırıklığı yaşadıklarını ifade etti.
Soma davasının gönüllü avukatlarından Murat Kemal Gündüz, davanın uzun süren ve karmaşık bir yargılama süreciyle geçtiğini belirtti. Savcı ve heyet değişikliği yaşanması, iddianamenin gecikmeli sunulması ve cezaların yetersiz bulunması gibi pek çok hukuki haksızlıkla karşı karşıya kaldıklarını dile getirdi. Yargılama sürecinde yaşanan aksaklıklara ve haksızlıklara rağmen, avukatlar olarak verdikleri mücadeleyi sürdürdüklerini söyleyen Gündüz, Soma davasının hukuk açısından adil olmayan bir sonuca varmasına rağmen, bu mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ifade etti.
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri’nin basın açıklamasına göre, kâr odaklı ihmal ve denetimsizliklerin, Soma’da olduğu gibi Ermenek, Amasra, İliç gibi diğer madenlerde de etkili olduğu vurgulandı. Sömürü düzeni içerisinde işçilerin haklarının göz ardı edildiği ve can güvenliklerinin tehlikeye atıldığı bir gerçeklikle karşı karşıya kalındığı belirtildi. Bu tür faciaların tekrar yaşanmaması için kamuoyu baskısının önemine vurgu yapılan açıklamada, işçilerin haklarını savunan avukatların da haksız yere cezalandırıldığına dikkat çekildi.
Soma faciasının ve benzeri iş kazalarının sorumlularının yargılanmaları ve hak ettikleri cezaları almaları için mücadelenin sürdürülmesi gerektiği vurgulandı. Soma’nın bir daha yaşanmaması ve benzer trajedilerin engellenmesi adına, adaletin sağlanması ve işçi haklarının korunması için tüm kesimlerin birlikte hareket etmesi gerektiği ifade edildi.