İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi mayıs ayı birinci oturumu, Meclis 1. Başkanvekili Nuri Aslan başkanlığında Saraçhane’deki belediye binasında yapıldı. Mecliste Kadın, Aile ve Çocuk Komisyonu Üyesi ve AK Parti’li Meclis Üyesi Şeyma Aktaa, İBB ekiplerince Küçükçekmece’deki Menekşe Sahil Parkı’nda yapılan kazı çalışması sonrasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Eda Nur Gezer’in ölümüne ilişkin soru önergesi verdi. Aktaa, soru önergesini hazırlarken bir anne hassasiyetiyle hareket ettiğini ve Menekşe Sahil Parkı’nda yaşanan acının vicdanları yaraladığını vurguladı.
İstanbul’da 5 yaşındaki bir çocuğun hayatını kaybetmesine tepki gösteren Aktaa, olayın ardından yaşanan süreçleri eleştirdi. İBB ekiplerinin alınabilecek basit önlemleri almadığını, su dolu çukura düşen Eda Nur’un hayatını kaybedebileceğini belirtti. Aktaa ayrıca, olayın soruşturulması sırasında yapılan tutuklamaların geciktiğini, ailenin ve acının önemsenmediğini ifade etti. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, olayla ilgili yapmadığı açıklamalar ve siyasileştirme çabaları eleştirildi.
Aktaa, Eda Nur Gezer’in ailesine yönelik yapılan hakaretlerden ve sosyal medyada dolaşan içeriklerden de bahsetti. Ailenin vicdanları yaralayan söylemlere maruz kaldığını ve toplum vicdanının zedelendiğini ifade etti. Soru önergesinde, İBB’nin olayın yaşandığı bölgede alınan önlemler hakkında bilgi istedi. Ayrıca, sorumluların cezalandırılması ve ailenin yanında olunması gerektiğine vurgu yaptı.
Aktaa, soru önergesinde ayrıca, yavaş ilerleyen disiplin kurulu süreçlerini sorguladı ve neden etkin adımlar atılmadığını sordu. İstanbul Ağaç ve Peyzaj AŞ Genel Müdürü Ali Sukas’ın teslim olmasının gecikmesini eleştirdi ve İBB yönetiminin yaşanan acıların tekrarlanmaması için nasıl bir adım atacağını sordu. CHP’li Meclis Üyesi Elmas Arus’un, Eda Nur’un kimliği olmamasıyla ilgili sözlerine ise AK Parti Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz tepki gösterdi.
Sonuç olarak, meclis oturumunda yaşanan tartışma ve eleştiriler, Menekşe Sahil Parkı’nda yaşanan acı olayın hala tazeliğini koruduğunu gösterdi. Eda Nur Gezer’in ölümü üzerine, hem ailenin hem de toplumun vicdanını yaralayan bir süreç yaşandığı ve sorumluların hesap vermesi gerektiği vurgulandı. İBB yönetiminin aldığı tedbirler ve soruşturma sürecindeki gecikmeler, önemli bir sorun olarak öne çıktı.