Denizli’de Sarayköy Babadağ karayolu üzerinde bulunan bir jeotermal santralde meydana gelen patlama, 29 Nisan tarihinde gerçekleşmiştir. Patlamanın sebebi, 850 metre derinlikteki jeotermal sondaj çalışmaları sırasında hidrojen sülfür gazının aniden patlaması olmuştur. Patlama sonucunda, jeotermal su yüksek bir hızla havaya fışkırmıştır.
Olayın ardından, bölgede bulunan firmadan gelen ihbar üzerine ekipler seferber edilmiştir. İtfaiye, AFAD, polis ve jandarma ekipleri bölgeye intikal etmiş ve çevreyi emniyet altına almıştır. Güvenlik nedeniyle, Babadağ ilçesine giden karayolu trafiğe kapatılmıştır. Sülfür gazının çevreye yayılma riskine karşı önlemler alınmıştır.
Sülfür gazının patlamasıyla birlikte atmosfere karışmasıyla, çevredeki insanların ve doğanın zarar görmemesi için gerekli tedbirler alınmıştır. İtfaiye ekiplerinin yaptığı ölçümler sonucunda, yanma riski olmadığı belirlenmiştir. Ancak, gaz basıncının yüksek olması sebebiyle, itfaiye ekipleri doğrudan müdahalede bulunamamıştır.
Jeotermal santralde yaşanan gaz çıkışı, 16 gün boyunca devam etmiştir. Ancak, sonunda basınç düşmüş ve mühendisler harekete geçerek kuyuyu kapatmışlardır. Bu sayede, çevreye yayılan gazın kontrol altına alınması sağlanmıştır. Ayrıca, olayla ilgili Soruşturma başlatan Sarayköy Cumhuriyet Savcılığı’nın çalışmaları devam etmektedir.
Denizli’deki jeotermal santralde meydana gelen patlama, çevreye olumsuz etkiler yaratabilecek büyük bir felaketti. Ancak, hızlı ve etkili bir şekilde müdahale edilmesiyle, olası bir facia önlendi. Bu olay, jeotermal enerji üretimi sırasında alınması gereken tedbirlerin önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Yetkililerin alacağı önlemlerle benzer olayların yaşanmaması için gerekli adımların atılacağına inanılmaktadır.
