Mustafa Kemal Paşa, 19 Mayıs 1919’da Bandırma vapuruyla Samsun’a çıktı. Gelişinde hava yağmurluydu ve elektrikli havadaydı. Telgraf memuru, Mustafa Kemal Paşa’nın o gününü anılarında ele alırken, vatanın kurtuluşu için yaşanan olayları aktardı. Mustafa Kemal Paşa, telgraf memuruna Havza ve Amasya ile görüşme ihtiyacı olduğunu belirtti. Ancak hava elektrikli olduğundan, telleri toprağa verildiği için iletişim sağlanamıyordu. Mustafa Kemal Paşa, telgraf memuruna vatanın kurtuluşu için görüşmelerin şart olduğunu söyleyerek kararlılığını ortaya koydu.
Mustafa Kemal Paşa’nın telaşlı olduğunu gören telgraf memuru, derhal çözüm bulmaya çalıştı. Paşa, telgraf memuruna baskın bir şekilde vatanın kurtuluşu için bu görüşmelerin hayati önemini vurguladı. Telleri devreye sokan telgraf memuru, Paşa’nın emirlerini iletmeye başladı. Havza ve Amasya ile yapılan görüşmeler sonrasında, Mustafa Kemal Paşa’nın yüzünde bir rahatlama belirtisi görüldü.
Paşa, telgraf memuruna teşekkür ederek odadan ayrıldı. Telgraf memuru ise, Paşa’nın kararlılığı ve vatanseverliği karşısında duygusal bir etki altında kaldı. Mustafa Kemal Paşa’nın tutumundan etkilenen telgraf memuru, Paşa’nın hayatını riske atabilecek bir mevki elde etmeye çalışan biri olmadığını fark etti. Paşa’nın gerçek bir vatansever olduğunu düşünen telgraf memuru, yaşadıklarını unutmakta zorlanarak düşüncelere daldı.
Mustafa Kemal Paşa’nın vatanseverliği ve kararlılığı, telgraf memurunda derin izler bıraktı. Paşa’nın o günkü davranışları, telgraf memurunu hayran bıraktı ve vatanseverliğin ne kadar önemli bir değer olduğunu bir kez daha hatırlattı. Telgraf memuru, Paşa’nın bu tutumu karşısında duyduğu saygı ve hayranlıkla, o anı unutamayacağını anladı. Mustafa Kemal Paşa’nın vatanı için verdiği mücadele, o günün koşulları içinde telgraf memuruna ilham verici bir örnek olmuştu. Bu olay, telgraf memurunda derin etkiler bırakarak, Mustafa Kemal Paşa’nın vatanseverliğine olan inancını daha da pekiştirdi.