İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın aktardığı bilgilere göre, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki İstihbarat Başkanlığı, KOM Başkanlığı ve TEM Daire Başkanlığı tarafından Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Bitlis, Denizli, Edirne, Gaziantep, Giresun, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kütahya, Malatya, Şanlıurfa ve Tekirdağ’da FETÖ’ye yönelik “Kıskaç-18” operasyonları düzenlendi. Bu operasyonlar kapsamında, örgütün mahrem yapılanmasına yönelik yapılan çalışmalarda toplamda 90 şüpheli yakalandı.
Operasyonların 4 gün süren bir süre zarfında gerçekleştirildiği belirtilirken, şüphelilerin örgüt içinde farklı yapılanmalarda faaliyette bulundukları ortaya çıktı. Ankesörlü telefonlar aracılığıyla iletişim kuran şüphelilerin, örgütün belirli yapılanmaları içinde rol aldıkları ve örgüt içindeki sorumlu kişilerle bağlantı kurdukları tespit edildi. Ayrıca, şüphelilerin ‘Gaybubet evi’ olarak adlandırılan hücre evlerinde saklandıkları ve hakkında kesinleşmiş hapis cezaları ve aranma kayıtları bulunduğu belirlendi. Operasyonlar sonucunda, çok sayıda döviz ve Türk Lirası ile dijital materyal ve örgütsel doküman ele geçirildi.
İstihbarat birimleri tarafından yürütülen koordineli operasyonlarda ele geçirilen deliller, örgütün farklı alanlardaki faaliyetlerini deşifre etmeye yardımcı oldu. Özellikle örgütün iletişim ve saklanma yöntemlerine ilişkin bilgilere ulaşıldı ve örgüt üyelerinin nasıl bir hiyerarşi içinde yer aldıkları belirlendi. Yapılan operasyonların ardından, gözaltına alınan şüpheliler adli makamlara sevk edilerek hakkındaki yasal işlemlerin başlatılması için gerekli adımlar atıldı.
İçişleri Bakanlığı’nın FETÖ’ye karşı başlattığı “Kıskaç” operasyonları, örgütün devletin güvenlik ve yargı birimlerine sızma çabalarına karşı etkili bir mücadele yürütüldüğünü gösteriyor. Bu operasyonlar sayesinde örgüt üyelerinin deşifre edilmesi ve etkisiz hale getirilmesi hedefleniyor. Emniyet Genel Müdürlüğü ve diğer ilgili birimlerin koordinasyonunda gerçekleştirilen operasyonlar, terör örgütlerine karşı devletin kararlılığını ve gücünü ortaya koyuyor. Son olarak, bu tür operasyonların halkın güvenliği ve ülkenin istikrarı için hayati öneme sahip olduğu vurgulanmaktadır.