Operasyonlar, başta Adana olmak üzere Türkiye genelinde gerçekleştirildi. Bakan Yerlikaya yaptığı açıklamada, operasyonların Adana Valiliği, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde gerçekleştiğini belirtti. Operasyonlarda 586 ekip, 2 bin 855 personel, 10 özel harekat unsuru, 3 hava aracı, 1 helikopter ve 21 narkotik dedektör köpeğinin yer aldığı bilgisi paylaşıldı.
Narkoçelik-21 operasyonları kapsamında Türkiye genelinde gerçekleştirilen operasyonlarda, toplamda 12 ayrı uyuşturucu çetesinin çökertildiği ve bu çetelere bağlı 282 şüphelinin yakalandığı ifade edildi. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan operasyonlarda aynı anda 266 kişinin tutuklandığı ve Türkiye’de tek operasyonda en yüksek tutuklama oranına ulaşıldığı belirtildi.
Bakan Yerlikaya, operasyonlarda Adana İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından detaylı bir çalışmanın yapıldığını ve bu operasyonlarda büyük bir titizlikle hareket edildiğini vurguladı. Operasyonlarda ele geçirilen uyuşturucu miktarı, gözaltına alınan şüphelilerin ifadeleri ve teknik takiplerin sonuçları doğrultusunda yürütüldü.
Narkoçelik-21 operasyonları, uyuşturucu ticareti ve kullanımıyla mücadele kapsamında atılan önemli adımlardan biri olarak değerlendirildi. Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla kamuoyunu bilgilendirirken, hükümetin uyuşturucuyla mücadelede kararlılığını ve etkili adımlarını bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye genelinde gerçekleştirilen operasyonlarda çeşitli illerde eş zamanlı olarak aramalar yapıldığı ve şüphelilere yönelik operasyonların titizlikle sürdürüldüğü aktarıldı. Operasyonların sonuçlarına göre, çeşitli suçlamalarla karşı karşıya olan şüphelilerin adli makamlara sevk edileceği ve yargı sürecinin başlayacağı kaydedildi.
Bakan Yerlikaya’nın açıklamaları ve operasyonlara ilişkin detaylar, uyuşturucuyla mücadele kapsamında gerçekleştirilen çalışmaların etkinliğini ve kararlılığını gözler önüne serdi. Operasyonların, uyuşturucuyla mücadelede hükümetin aldığı kararlı adımların bir sonucu olarak değerlendirildi ve toplumun sağlığını tehdit eden unsurlarla etkili bir şekilde mücadele etmek adına önemli bir adım olarak nitelendirildi.