İktidar, emeklilerin zam taleplerini reddedip, 3 ayda 5 bin 122 firmaya teşvik verdi. Teşviklerden en büyük payı garantili projelerin beş müteahhidi ve iktidara yakın şirketler aldı. Bu teşvikler arasında Katma Değer Vergisi istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, sigorta primi işveren hissesi, vergi indirimi gibi avantajlar bulunuyor. CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ise, bütçenin sermayeye dağıtılırken emeklilerin taleplerine cevap verilmediğini belirterek tepki gösterdi.
Özellikle garantili projelerin beş müteahhidi ve iktidara yakın şirketler olmak üzere, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından geçen yıl eylül-kasım döneminde 5 bin 122 firma teşvik edildi. Ancak teşvik belgelerinde projelerin detaylarına ve işe alınacak yeni personel sayısına dair bilgilere ulaşılamadı. Bu teşvikler arasında Abdurrahim Şentürk’ün şirketi Bayburt Grup ve Altın Koza gibi şirketler de yer alıyor. Ayrıca tarikatlara bağlı dernekler de bu teşviklerden faydalandı. Cübbeli Ahmet Hoca’nın onursal başkanı olduğu Hoca Ahmet Yesevi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, sinema ve video yapımı ve dağıtımı için teşvik aldı. Aynı şekilde Erenköy cemaatinin Ankara kolu olan Muradiye Eğitim Öğretim Hizmetleri Anonim Şirketleri de teşvik aldı.
CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, teşvik alan şirketler arasında tanıdık isimler olduğuna dikkat çekerek eleştirdi. İlgezdi, derinleşen ekonomik krizin faturasının halka kesildiğini belirterek, cemaat destekli dernekler ve işçi düşmanlığıyla gündeme gelen şirketlere neden teşvik verildiğini sorguladı. İlgezdi, iktidarın bu şirketlere destek verirken halkı sefalete sürükleyen motivasyon kaynağının ne olduğunu sorgulayarak, kul hakkından haberdar olup olmadığını sordu.
Sonuç olarak, iktidarın emeklilerin zam taleplerine cevap vermek yerine sermayeye bol keseden teşvik verdiği ortaya çıktı. Teşviklerin başlıca alıcıları garantili projelerin beş müteahhidi ve iktidara yakın şirketler oldu. Bu durum, toplumda adaletsizlik algısının güçlenmesine ve tepkilere neden olmaktadır. Karşılaştığı ekonomik zorluklarla boğuşan halkın, sermayeye verilen ayrıcalıklar karşısında duyduğu rahatsızlık, siyasi tartışmaların odağında yer almaktadır.