İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, Kayseri’de 5 yaşındaki bir çocuğa yönelik taciz iddiası ile ilgili açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu, bu tür suçların artık sıradan bir olay haline geldiğini ve toplumda ciddi bir infial yarattığını dile getirdi. Taciz olayının yaşandığı mekanda güvenlik kameralarının olmasına rağmen olayın gerçekleştiğine dair şüpheler bulunmaktadır.
Dervişoğlu, çocuğa cinsel istismarın kabul edilemez bir suç olduğunu vurgulayarak, suçu işleyenlerin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini belirtti. Aynı zamanda, suçun işlenmesine yardım eden ya da göz yumanların da cezalandırılması gerektiğini söyledi. Olayın hemen ardından çocuğun ailesinin şikayetçi olması ve konunun hızla medyaya yansıması, toplumda büyük bir infial yaratmıştır.
Dervişoğlu, bu tür suçların önlenmesi ve suçluların caydırıcı cezalarla karşılaşması için yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, çocuk istismarının herkesin sorunu olduğunu ve her bireyin bu konuda duyarlı olması gerektiğini ifade etti. Toplumun, çocuk istismarına karşı duyarlı olması ve suçun işlenmesine izin vermemesi önemlidir.
Taciz iddiasının ortaya çıkmasıyla birlikte Kayseri’de toplumda büyük bir tepki oluşmuştur. Dervişoğlu, çocuk istismarının artık sıradanlaşmış bir suç olduğunu ve her geçen gün artış gösterdiğini belirtti. Bu durumun endişe verici olduğunu ifade eden Dervişoğlu, suçluların cezalandırılması ve suçun önlenmesi için toplumsal bir bilincin oluşturulması gerektiğini söyledi.
İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, çocuk istismarı konusunda duyarlı bir toplum oluşturulması ve suçluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği konusunda önemli mesajlar verdi. Dervişoğlu, çocuklara yönelik cinsel istismarın toplumun en büyük sorunlarından biri olduğunu ve bu konuda sessiz kalmanın suça ortak olmak anlamına geldiğini vurguladı. Ayrıca, suçluların cezasız kalamayacağını ve toplumun bu tür suçlara karşı mücadele etmesi gerektiğinin altını çizdi. Sonuç olarak, çocuk istismarına karşı sıfır tolerans politikası benimseyen bir toplumun oluşturulması ve yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi gerektiği üzerinde durdu.